ete summer
başım çok ağrıyor, hastayım. şöyle akıcı bir film önerseniz de, filme dalıp vakit geçirsem.
başım çok ağrıyor, hastayım. şöyle akıcı bir film önerseniz de, filme dalıp vakit geçirsem.
0
monoo
istanbul'da nerede bulunur? ya da bulabileceğimiz bir yer var mı?
istanbul'da nerede bulunur? ya da bulabileceğimiz bir yer var mı?
0
raniçiftliğinin var yerli üretim hem de, denemedim ama olumlu tepkiler almış, daha uygun fiyatlı bir de www.foodnfeast.com
0
anconia
isten ogle arasi yemege ciktiginizda, herhangi bir nedenle disarida yemek durumunda oldugunuzda ya da ozellikle bir restorana gittiginizde makarna ( taze ve kuru, dolgulu, ravioli, tortellini) yemeyi tercih ediyor musunuz? Yemiyorsaniz neden? Bilinc altinizda makarnayi evde de yapiyorum ( yiyorum) g
isten ogle arasi yemege ciktiginizda, herhangi bir nedenle disarida yemek durumunda oldugunuzda ya da ozellikle bir restorana gittiginizde makarna ( taze ve kuru, dolgulu, ravioli, tortellini) yemeyi tercih ediyor musunuz? Yemiyorsaniz neden? Bilinc altinizda makarnayi evde de yapiyorum ( yiyorum) gibi durum soz konusu oluyor mu?
Ikinci sorum ise ayni konuda, bir restorana diger tum urunlerin yani sira cok iyi makarnalar yaptigi icin gider misiniz?
Ikinci sorum ise ayni konuda, bir restorana diger tum urunlerin yani sira cok iyi makarnalar yaptigi icin gider misiniz?
0
ev yapımı makarna yapıyorsa giderim, sosları da enfesse müdavimi bile olurum.
0
makarna lan makarna. öğrenci yemeği. evde yemekten hamur olduk, makarna olduk çıktık zaten. temel gıda maddesi. ucuz yapımı kolay. dışarıda niye para bayayım. zaten evde yiye yiye tiksindiğim bir şeye dışarıda para vereyim. üzerinde ne sosu olursa olsun makarna her zaman makarnadır benim için. öğrenci yemeğidir. üşengeç anne yemeğidir hatta.
yani hayatta gitmem.
yani hayatta gitmem.
0
tortellini ya da ravioli tarzı bol soslu değişik tatlar olursa yerim ancak.
0
yerim. çok da severim. dışarıda tercih etmememin tek sebebi evde tenceresini 3 liraya mal ettiğimiz makarnanın porsiyonuna 12 lira vermek istemiyor olmam.
ama dışarıda da yemişliğim çok...
ama dışarıda da yemişliğim çok...
0
yerim. bazı yerlerde çok güzel yapıyorlar. ben evde o kadar güzel yapamıyorum. özellikle tercih etmem ama dışarıda da sık sık yiyorum makarna. sorun etmiyorum yani.
0
aguilas negras
Şimdiye kadar kendime yaptım bir şekilde. Ama şimdi birine daha yapacağım ve güzel yapmam lazım. Kendi yaptıklarımda hep buruk bir tat kalıyordu ağzımda. Kremadan mıdır nedendir bilmem.Kremalı, sütlü, fesleğenli, naneli yaparım genelde.Nasıl yapmamı önerirsiniz? Birazdan başlıyorum yapmaya.
Şimdiye kadar kendime yaptım bir şekilde. Ama şimdi birine daha yapacağım ve güzel yapmam lazım. Kendi yaptıklarımda hep buruk bir tat kalıyordu ağzımda. Kremadan mıdır nedendir bilmem.
Kremalı, sütlü, fesleğenli, naneli yaparım genelde.
Nasıl yapmamı önerirsiniz? Birazdan başlıyorum yapmaya.
Kremalı, sütlü, fesleğenli, naneli yaparım genelde.
Nasıl yapmamı önerirsiniz? Birazdan başlıyorum yapmaya.
0
o buruk tat bence naneden. nane ve krema :S
Bence somonlu veya tavuklu yap, kremalı. Süt koyma. Etsiz istersen ıspanaklı güzel olur, yine krema ve bir peynirle.
Bence somonlu veya tavuklu yap, kremalı. Süt koyma. Etsiz istersen ıspanaklı güzel olur, yine krema ve bir peynirle.
0
pestolu yahut domates-fesleğen-cevizli de şahane oluyor.
pek favorim değil ama kremalı-sebzeli-mantarlı da pek seviliyor.
carbonaralı da oluyor (krema, pastırma, peynir, yumurta).
nane ile krema olmaz sanki evet, krema-biberiye-sarımsak üçlüsünü çok yakıştırıyorum ben, mantar da olabilir ilaveten.
pek favorim değil ama kremalı-sebzeli-mantarlı da pek seviliyor.
carbonaralı da oluyor (krema, pastırma, peynir, yumurta).
nane ile krema olmaz sanki evet, krema-biberiye-sarımsak üçlüsünü çok yakıştırıyorum ben, mantar da olabilir ilaveten.
0
tabanzabonanza
saçlara iyi geldiğini duyduğum için hataydan getirttiğim ev yapımı defne sabunları kepek yaptı? normalde saçımda hiç olmazdı. bıraksam mı sabunu ?erkeğim.
saçlara iyi geldiğini duyduğum için hataydan getirttiğim ev yapımı defne sabunları kepek yaptı? normalde saçımda hiç olmazdı. bıraksam mı sabunu ?
erkeğim.
erkeğim.
0
ne kadardır kullanıyorsun?
kepek olmayabilir. ilk başlarda o şekilde şeyler oluyor. kuru kabuk gibi. sonra geçiyor. uzun süredir devam ediyorsa bırak. saçlarını çok kurutuyor demek ki.
ben yıllardır kullanıyorum gar sabunu. ilk bir ay falan yapmıştı öyle. sonra geçti.
kepek olmayabilir. ilk başlarda o şekilde şeyler oluyor. kuru kabuk gibi. sonra geçiyor. uzun süredir devam ediyorsa bırak. saçlarını çok kurutuyor demek ki.
ben yıllardır kullanıyorum gar sabunu. ilk bir ay falan yapmıştı öyle. sonra geçti.
0
yapar, deriyi kurutur genelde. clear kepeğe karşı kullan yeni çıkardığı oldukça etkili.
0
@sen git 1 ay oldu yaklaşık. önceden hiç olmazdı beyaz beyaz kepek gibi.
0
defne sabunu olsun zeytinyağlı sabun olsun bunlarda kostik olduğundan kullanmayı doğru bulmuyorum. (şahsi fikrim) ev yapımı olanlara bile katıyorlar. kendiniz yapmıyorsanız çok da güvenmeyin.
0
bende de oluyor. yeni kullanmaya basladim, sabuna gecmeye calisiyorum.
boyle tarakta kaliyorlar sanki, cok rahatsiz edici. sacima dokunamiyorum kac gundur, kaskati kesildi.
ama alisinca duzeliyormus. biraz daha sabret.
boyle tarakta kaliyorlar sanki, cok rahatsiz edici. sacima dokunamiyorum kac gundur, kaskati kesildi.
ama alisinca duzeliyormus. biraz daha sabret.
0
defne sabunu saç derisini kurutup kepek yapabilir, genelde de yapar. yine muhalefet olacak ama, şu son dönem trend olan "doğallık" hikayesi çok abartı bir hal almaya başladı. eğer defne sabununa doğal diye geçiş yaptıysanız, ya da herhangi bir sabuna doğal olsun diye geçiyorsanız, üzgünüm ama sabun dediğiniz şey doğal değil. aynen şampuan gibi o da kimyasal ve kimi kimyasal olaylarla kirlerle bağ kurup kirleri sürdüğünüz yerden koparmaya yarıyor. şampuan da, sabun da, bulaşık detarjanı da temel olarak aynı prensiplerin sonucu iş görüyorlar ve kimyasallar. madem öyle neden saç derisine daha uygun düşen şampuan kullanmıyorsunuz ki?
0
öncelikle baz olmadan (burada kostik yani sodyum hidroksit) sabun olmaz. @naksidil sabunlaşma olayını bi araştırın, kuvvetli baz ile yağ asitleri birleşerek gliserol+su oluşur, yani sabun. tüm kostik, yağ asitleriyle gliserole aka. sabuna dönüşür doğru oranda birleşince. yani o kullanılan baz sizi bağlamıyor zira son üründe kalmıyor. evde sabun yaparken doğru oranı yakalayamayıp baz bırakırsanız her şeyden evvel size vereceği şey baz yanığı olur zaten ilk etapta. kaldı ki baz için küllü su bile kullansanız kimyasal olarak değişen bir durum yok.
ev yapımı olunca sabuna ekstradan allerjenlerdi, renklendiricilerdi blabla eklemiyoruz(istesek ekleriz), olayı o yani, minimal oluşu. bi farkı yok kısaca.
ayrıca alakasız olarak ha saf zeytinyağı kullanılmış, ha pirina yine bi şey farketmez esasında. sabun sabundur.
saça iyi gelen de defne özü olsa gerek, yine öyle aman aman bir etkisi olacağını düşünmüyorum, pek mümkün değil. ama afaki bir zararı da olmaz. saç derinizde birikme yapmıştır, kafayağınızı fazla kurutmuştur, olabilir de olabilir. arada şampuan da kullanın, devamlı sabun kullanmayın naçizane tavsiyem.
hatta bence devamlı aynı şampuan da kullanılmamalı. zira bir yerden sonra kafa derisi alışabiliyor, birikme olabiliyor vs.
ayrıca @gochebe +1000, bu organik muhabbetine ancak gülüyorum ben.
ev yapımı olunca sabuna ekstradan allerjenlerdi, renklendiricilerdi blabla eklemiyoruz(istesek ekleriz), olayı o yani, minimal oluşu. bi farkı yok kısaca.
ayrıca alakasız olarak ha saf zeytinyağı kullanılmış, ha pirina yine bi şey farketmez esasında. sabun sabundur.
saça iyi gelen de defne özü olsa gerek, yine öyle aman aman bir etkisi olacağını düşünmüyorum, pek mümkün değil. ama afaki bir zararı da olmaz. saç derinizde birikme yapmıştır, kafayağınızı fazla kurutmuştur, olabilir de olabilir. arada şampuan da kullanın, devamlı sabun kullanmayın naçizane tavsiyem.
hatta bence devamlı aynı şampuan da kullanılmamalı. zira bir yerden sonra kafa derisi alışabiliyor, birikme olabiliyor vs.
ayrıca @gochebe +1000, bu organik muhabbetine ancak gülüyorum ben.
0
heather
selam millet, hamileyim ve aşeriyorum. işin ilginci laz böreğini hiç yemedim ama geçen biri anlattı ve o andan itibaren aklımdan çıkmıyor. ankara da nerde yiyebilirim? şimdiden çok teşekkürler...
selam millet, hamileyim ve aşeriyorum. işin ilginci laz böreğini hiç yemedim ama geçen biri anlattı ve o andan itibaren aklımdan çıkmıyor. ankara da nerde yiyebilirim? şimdiden çok teşekkürler...
0
sıhhiye'de strazburg caddesi'nde çardak diye bi karadeniz lokantası var. laz böreği var mıdır bilmiyorum ama başarılı bir karadeniz lokantası idi.
0
liva'da yemiştim ben bi zaman, hala var mıdır bilmiyorum ama cidden lezizdi.
0
gazi mahallesi ters ise herhangi bir liva şubesinden de alabilirsiniz elbet ama bence lezzet olarak Ayme daha iyi.
0
sifirdokuzucuolanvarmi
arkadaşlar sinemada kız arkadaşıma evlenme teklif etmek istiyorum. mesela film başlamadan önce beraber çekildiğimiz resimler ekrana gelecek. sonrada bir müzik çalacak ve ben evlenme teklifi edicem. başka sinemada alternatif düşünceleriniz var mıdır?
arkadaşlar sinemada kız arkadaşıma evlenme teklif etmek istiyorum. mesela film başlamadan önce beraber çekildiğimiz resimler ekrana gelecek. sonrada bir müzik çalacak ve ben evlenme teklifi edicem. başka sinemada alternatif düşünceleriniz var mıdır?
0
sonra oturup filmi izleyecek misiniz peki? izlenmez çünkü.
hatta diğer seyircileri de bi güzel afallatırsınız o yüzden onlar da izleyemez. bu sebepten sinemanın sahibi de pek sıcak bakmayabilir. bi de bi de sinemalarda perdeye yansıtılan şey dijital değil bildiğiniz film oluyor galiba, o yüzden lojistik olarak da sorun yaşayabilirsiniz.
söyleyeceklerim bu kadar.
belki bi kafe'de yapılan küçük bir film göstemine sızmayı deneyebilirsiniz ha?
hatta diğer seyircileri de bi güzel afallatırsınız o yüzden onlar da izleyemez. bu sebepten sinemanın sahibi de pek sıcak bakmayabilir. bi de bi de sinemalarda perdeye yansıtılan şey dijital değil bildiğiniz film oluyor galiba, o yüzden lojistik olarak da sorun yaşayabilirsiniz.
söyleyeceklerim bu kadar.
belki bi kafe'de yapılan küçük bir film göstemine sızmayı deneyebilirsiniz ha?
0
o işi tiyatroda yaparsın anca.oyuncuları ayarlarsın sahneye çıkarsın edersin,masrafsız olur hem.
0
cok ucuz bi numara milyon tane ornegi var daha degisik bisi yap kulaga hic hos gelmiyo
0
ben fikri beğendim. ama salonu kapaman gerekir bence. sadece ikiniz olsun. reklamlardan sonra senin hazırladığın kayıt girsin ekrana.
0
daha kötüsü helikopterin ucuna "benimle evlenir misin x?" yazısı bağlamak olur ancak. yapmayın böyle işler yahu. oturun bi yerde, sessiz sakin şekilde edin teklifinizi. ille şaşırtma amacı taşımak neden ki?
0
fikir için birşey demeyeceğim fakat teknik olarak, İstanbuldaysanız İstiklal'deki Cine Majestic'te üst katta dijital projektörlü bir salon var bağımsız filmleri falan blu-rayden oynatıyorlar. O salonla anlaşıp belirli bir para verip sürprizinizi yaparsınız.(artık kaç koltuk parası isterler bilemiyorum, ama cinemaximum vb. ile anlaşmaktan iyidir)
Ama, geçen yıl Cevahir Cinemaximum'da bir sevgililer günü olayına tanık olmuştum. Sevgililer gününde filmden önce bir video yayınlandı, bir kampanya varmış kız oradan kazanmış galiba öyle bi sürpriz yapmışlar.. Araştırın işte artık dijital projektörler var 35mm'ye bastırmanıza gerek yok.
Ama, geçen yıl Cevahir Cinemaximum'da bir sevgililer günü olayına tanık olmuştum. Sevgililer gününde filmden önce bir video yayınlandı, bir kampanya varmış kız oradan kazanmış galiba öyle bi sürpriz yapmışlar.. Araştırın işte artık dijital projektörler var 35mm'ye bastırmanıza gerek yok.
0
Bence yaptırmayın. Şahsen bir seyirci olsam rahatsız olurdum.
birde hadi yaptın sonraki 3 saat film mi izleyeceksiniz?
yok izlemeyecekseniz sırf şaşalı olsun diye 100kişinin film zevkini berbat edeceksiniz.
başka bir yöntem daha iyidir.
ayrıca bu şeyler özeldir 2 kişi başbaşa olması daha iyi olur fikrimce.
birde hadi yaptın sonraki 3 saat film mi izleyeceksiniz?
yok izlemeyecekseniz sırf şaşalı olsun diye 100kişinin film zevkini berbat edeceksiniz.
başka bir yöntem daha iyidir.
ayrıca bu şeyler özeldir 2 kişi başbaşa olması daha iyi olur fikrimce.
0
şahsi fikrim böyle şeyler yapmayın sadece o ve senin bileceği bir teklif olsun başka insanları karıştırmayın işin içine. yalnız olabildiğiniz kadar yalnız ve baş başa olun.
0
kadıköydeki zannederim bi sinemada yapılmış böle bişi arkadaşlarımın arkadaşları tarafından. eş zamanlı bir giriş falan. çok da tatlı, pek de güzel olmuş hem.
tam anlatamadım şöle bi videosu var; www.youtube.com
tam anlatamadım şöle bi videosu var; www.youtube.com
0
bence kötü bir fikir. yaparsan da, o anda salonda bulunan n adet ciddi düşünen çiftin erkek tarafından güzel küfürler yemeye hazır ol :)
0
duzsac
Mekan tavsiyesi alabilir mmiyim acaba bir arkadasim mustakbel kiz arkadasiyla gidecek yalniz ona gore bir yer olmali. Cok da kasinti olmasin kendilerini rahat hissetsinler. Simdiden tesekkurler
Mekan tavsiyesi alabilir mmiyim acaba bir arkadasim mustakbel kiz arkadasiyla gidecek yalniz ona gore bir yer olmali. Cok da kasinti olmasin kendilerini rahat hissetsinler. Simdiden tesekkurler
0
moda'daki yerlerin fiyat performans oranı ile ilgili bisey söyliyemem ama bahariye de happy moon's var oraya gidin, hem mekan güzel, hem kahvaltı hem de fiyatları uygun, afiyet olsun:)
0
moda deniz kulübünde kahvaltı pek güzel, denize nazır falan ama tuzlu.
kadıköyde süt yumurta reçel var. www.sutyumurtarecel.com
kadıköyde süt yumurta reçel var. www.sutyumurtarecel.com
0
Moda Van'a gitme sakin, yarim saat beklersiniz enaz. Bir de garsonlarda bir suratlar, bir tripler aman allahim..
istisna tatlari tavsiye ederim. Kucuk olmasi disinda 10 numara mekan.. Guverte de iyidir..
istisna tatlari tavsiye ederim. Kucuk olmasi disinda 10 numara mekan.. Guverte de iyidir..
0
moda teras var sahilde, iskelenin üstünde kalıyor. biraz tuzludur ama çok güzeldir. manzarası da şahanedir. ama pazarları brunch var dikkat.
0
Moda Muaf hoş bir yer ama artık yağmurlu olduğu için Bahariye taraflarına gelsinler derim. Mychef'in kahvaltısı iyidir, ayrıca yine bahçe ama kapalı yeri olan Thales'in kahvaltısını yeni keşfettim, hem süper serpme kahvaltı, hem de ucuz. Süt Yumurta Reçel'in kahvaltısı iyidir ama biraz salaş ve masaları dardı, gerçi iç kısmı bilmiyorum.
0
onelook
Duyurunun hamarat uyeleri,yatay sekilde dilimlenmis,yani kasapta satilan bir parca tavuk gogsunu yatay halde uc parcaya boldurmustum, tavuk gogsu parcalari firinda ne kadar sure pisirilmeli? kupkuru sekilde olmasin istiyorum da.
Duyurunun hamarat uyeleri,
yatay sekilde dilimlenmis,yani kasapta satilan bir parca tavuk gogsunu yatay halde uc parcaya boldurmustum, tavuk gogsu parcalari firinda ne kadar sure pisirilmeli? kupkuru sekilde olmasin istiyorum da.
yatay sekilde dilimlenmis,yani kasapta satilan bir parca tavuk gogsunu yatay halde uc parcaya boldurmustum, tavuk gogsu parcalari firinda ne kadar sure pisirilmeli? kupkuru sekilde olmasin istiyorum da.
0
valla dakikadan hiç anlamam ama açıp çatal sapla 4-5 dk sonra,olacaktır heralde önceden ısıtılmış 200 derecede
ama çok kasıyosun,zeytinyağında sotelesen baharatla daha kolay daha güzle olur
ama çok kasıyosun,zeytinyağında sotelesen baharatla daha kolay daha güzle olur
0
@GibsonRules,
senin gibi meslek edinemedik bu isi :) soteleme de ne kadar sure pisirmeli peki?
senin gibi meslek edinemedik bu isi :) soteleme de ne kadar sure pisirmeli peki?
0
@onelook o ne demek yaw :) seve seve yardımcı olurum burdan duyuru dostlarına
şimdi sotelemek için tavuklarını julyen kesmeni öneririm. julyen dediğim göğsü parça parça uzun kuşbaşı dilimleri halinde yani. sonra tavada biraz zeytinyağını kızdır ve tavukları at. biraz piştikten sonra biraz tuz,karabiber ve istediğin herhangi bir baharatı atarak sotele. duyuruda kupkuru olmasın istemişsin,medium rare kafidir heralde. 2-3 dakika yeterli olacaktır onun içinde. ayrıca eğer varsa soteleme işleminde biraz soya sosu güzel olacaktır ama dikkat et soya tuzlu olduğu için tuzu ona göre at,ben hiç atmam soyalı tavukta tuz
afiyet olsun :)
şimdi sotelemek için tavuklarını julyen kesmeni öneririm. julyen dediğim göğsü parça parça uzun kuşbaşı dilimleri halinde yani. sonra tavada biraz zeytinyağını kızdır ve tavukları at. biraz piştikten sonra biraz tuz,karabiber ve istediğin herhangi bir baharatı atarak sotele. duyuruda kupkuru olmasın istemişsin,medium rare kafidir heralde. 2-3 dakika yeterli olacaktır onun içinde. ayrıca eğer varsa soteleme işleminde biraz soya sosu güzel olacaktır ama dikkat et soya tuzlu olduğu için tuzu ona göre at,ben hiç atmam soyalı tavukta tuz
afiyet olsun :)
0
kekik, sarımsak ve z.yağını karıştır. etleri mıncıkla bu yağla, fırın kabına al. 5 dk. kadar önceden ısıtılmış fırına at, sonra çıkarıp biraz krema ilave et. krema göz göz pıtı pıtı yaptığında bi10-15 dk.ya pişmiş olur zannederim. yanına mantar da sotelesen güzel olur.
veya domates püresi veya salça, z.yağı, sarımsak, kekik ile de yapabilirsin. ama bunda krema kullanma, yağı bol tut. püre yakışır yanına, brokoli de güzel olur.
veya galeta yumurta-galeta ununa bulayıp kızart.
veya minik minik doğrayıp, tavaya atabilirsin. köri ve isteğe bağlı az biraz krema ilavesiyle güzel olur.
bak şu da güzeldir. cafefernando.com
veya domates püresi veya salça, z.yağı, sarımsak, kekik ile de yapabilirsin. ama bunda krema kullanma, yağı bol tut. püre yakışır yanına, brokoli de güzel olur.
veya galeta yumurta-galeta ununa bulayıp kızart.
veya minik minik doğrayıp, tavaya atabilirsin. köri ve isteğe bağlı az biraz krema ilavesiyle güzel olur.
bak şu da güzeldir. cafefernando.com
0
denizrocket
aksam hatun kişiyle kırmızı şarap içip muhabbet edicez biraz aklımda migrostaki peynirlerden oluşma bir tabak ,sarımsaklı ekmek, domates soslu makarna ve ızgarada kaşarlı tavuklu mantar var nasıl gider sizce varmı başka güzel yemek önerilerini
aksam hatun kişiyle kırmızı şarap içip muhabbet edicez biraz aklımda migrostaki peynirlerden oluşma bir tabak ,sarımsaklı ekmek, domates soslu makarna ve ızgarada kaşarlı tavuklu mantar var nasıl gider sizce varmı başka güzel yemek önerilerini
0
tatlı-meyve olaraktan da bişi düşünebilirsiniz belkim. puding falan? meyve salatası?
bir de sanki bütün diğerlerinin yanına ana yemek tavuk değil de kırmızı et daha giderdi bence. kırmızı şarap-kırmızı et geyiği açısından demiyorum ama.
afiyet olsun :)
bir de sanki bütün diğerlerinin yanına ana yemek tavuk değil de kırmızı et daha giderdi bence. kırmızı şarap-kırmızı et geyiği açısından demiyorum ama.
afiyet olsun :)
0
sarımsaklı ekmek ve makarna mı?
makarna yapma. illa pratik olan bu banane diyorsan, bol deniz mahsüllü bir makarna olsun..
diğerleri gayet hoş.
hafif bir tatlı da olsa süper olur. (çikolata soslu meyve salatası gibi)
makarna yapma. illa pratik olan bu banane diyorsan, bol deniz mahsüllü bir makarna olsun..
diğerleri gayet hoş.
hafif bir tatlı da olsa süper olur. (çikolata soslu meyve salatası gibi)
0
sarımsaklı ekmek için bi tarif verebilirim, baget ekmeğin arasına sarımsaklı tereyağını (istersenik kekik de ekleyebilirsiniz biraz) sürüyorsunuz, kapatıp çok az fırında bekletiyorsunuz, sonra çıkarıp dilimleyip tekrar fırında hafif kızarana dek bekletiyorsunuz, afiyet olsun.
makarna ve tavuğu aynı potada eritebileceğiniz, alfredo soslu makarna yapabilirsiniz. sos krema, tavuk, mantar içeriyor.
peynirlerin yanına, üzüm de şahane olur. seviyorsanız füme şarküteri ürünleri de güzel olur.
kırmızı et ve patates püresi yanına da yine bir sos ekleyebilirsiniz. domates sos olabilir ya da farklı bir şey olsun diyorsanız mesela hani kırmızı tatlı erikler var ya, onları ince ince dilimleyip tereyağda kızartırsanız, et ve püreye çok yakışır.
bezelye haşlayıp, blenderdan geçirerek, biraz krema ve karabiber ilavesiyle şahane bir sos elde edebilirsiniz yine etin yanına.
ya da lazanya yapabilirsiniz, kırmızı şarapla şahane olur. dilerseniz lazanya tarifi de verebilirim, oldukça basittir ve güzel görünür.
tatlı olarak da güzel bir çikolata kafidir bence, o da şarapla güzel olur.
makarna ve tavuğu aynı potada eritebileceğiniz, alfredo soslu makarna yapabilirsiniz. sos krema, tavuk, mantar içeriyor.
peynirlerin yanına, üzüm de şahane olur. seviyorsanız füme şarküteri ürünleri de güzel olur.
kırmızı et ve patates püresi yanına da yine bir sos ekleyebilirsiniz. domates sos olabilir ya da farklı bir şey olsun diyorsanız mesela hani kırmızı tatlı erikler var ya, onları ince ince dilimleyip tereyağda kızartırsanız, et ve püreye çok yakışır.
bezelye haşlayıp, blenderdan geçirerek, biraz krema ve karabiber ilavesiyle şahane bir sos elde edebilirsiniz yine etin yanına.
ya da lazanya yapabilirsiniz, kırmızı şarapla şahane olur. dilerseniz lazanya tarifi de verebilirim, oldukça basittir ve güzel görünür.
tatlı olarak da güzel bir çikolata kafidir bence, o da şarapla güzel olur.
0
hjarteblod
Cappy'nin "Vişne Suyu" ürününde, altta "Vişne nektarından üretilmiştir" ve "Meyve oranı en az %35" yazıyor.Yine Cappy'nin "Elma & Vişne Suyu" ürününde "Meyve suyu konsantrelerinden üretilmiştir" ve "Meyve oranı %100" yazıyor. Bunların arasındaki fark ne? İkincisi harbici meyve suyu mu, birincisi saf
Cappy'nin "Vişne Suyu" ürününde, altta "Vişne nektarından üretilmiştir" ve "Meyve oranı en az %35" yazıyor.
Yine Cappy'nin "Elma & Vişne Suyu" ürününde "Meyve suyu konsantrelerinden üretilmiştir" ve "Meyve oranı %100" yazıyor. Bunların arasındaki fark ne? İkincisi harbici meyve suyu mu, birincisi safi kimyasal mı?
Yine Cappy'nin "Elma & Vişne Suyu" ürününde "Meyve suyu konsantrelerinden üretilmiştir" ve "Meyve oranı %100" yazıyor. Bunların arasındaki fark ne? İkincisi harbici meyve suyu mu, birincisi safi kimyasal mı?
0
gıda kodeksinde nektar denildiği vakit, %25-50 meyve suyu içeriyor demektir.
konsantre de işte atıyorum mesela 1 birim konsantre ürüne 9 birim su+glikoz şurubu veya tatlandırıcı ilave edilerek 10 birim meyve suyu elde edebileceğin yoğunluktaki meyve suyu.
anladığımsa şu; konsantreydi nektardı sırf laf.
ilki; %35'i vişne suyu konsantresi, kalanı glikoz şurubu veya tatlandırıcı + su.
ikincisi tamamı, vişne+elma suyu kons. + glikoz şurubu veya tatlandırıcı + su karışımı.
yani aynısının laciverti diyebiliriz. '%100 meyve suyu' yazmadığı müddetçe bi manası yok bence konsantreydi, nektardı.
böyle tahmin ediyorum.
ha mesela etlerdeki %100 dana ile %100 dana eti ibarelerindeki gibi düşün. ilki dananın heryerindeki etlerin presslenmesiyle ısıl işlem mamülü, ikincisi sadece et.
konsantre de işte atıyorum mesela 1 birim konsantre ürüne 9 birim su+glikoz şurubu veya tatlandırıcı ilave edilerek 10 birim meyve suyu elde edebileceğin yoğunluktaki meyve suyu.
anladığımsa şu; konsantreydi nektardı sırf laf.
ilki; %35'i vişne suyu konsantresi, kalanı glikoz şurubu veya tatlandırıcı + su.
ikincisi tamamı, vişne+elma suyu kons. + glikoz şurubu veya tatlandırıcı + su karışımı.
yani aynısının laciverti diyebiliriz. '%100 meyve suyu' yazmadığı müddetçe bi manası yok bence konsantreydi, nektardı.
böyle tahmin ediyorum.
ha mesela etlerdeki %100 dana ile %100 dana eti ibarelerindeki gibi düşün. ilki dananın heryerindeki etlerin presslenmesiyle ısıl işlem mamülü, ikincisi sadece et.
0
meyve içeriğine göre:
meyveli içecek, nektar ve meyve suyu olarak 3'e ayrılır. ve üzerinde "meyve suyu" yazıyorsa meyve suyu olmak zorundadır.
Meyve suyu: 100% meyve.
Nektar: %25 ila 99 arası meyve içerikli.
meyveli içecek: %25'den az meyve içeriğine sahip ya da aromalı meşrubat.
yüzdelerden tam emin değilim üzerinde meyve suyu yazan ile nektar yazan farklı bunu bil.
meyveli içecek, nektar ve meyve suyu olarak 3'e ayrılır. ve üzerinde "meyve suyu" yazıyorsa meyve suyu olmak zorundadır.
Meyve suyu: 100% meyve.
Nektar: %25 ila 99 arası meyve içerikli.
meyveli içecek: %25'den az meyve içeriğine sahip ya da aromalı meşrubat.
yüzdelerden tam emin değilim üzerinde meyve suyu yazan ile nektar yazan farklı bunu bil.
0
lawist
Okuyan butun muhendislik ogrencileri,size tavsiyem gidin ve derhal devlet kapisinda konuslanabileceginiz bir meslek secin! Cunku is hytnda bi amele gbi kullanilicaksiniz, o sizi heyecanlandiran sistemler, analizler, dahiyane beyin firtinalari, tasarimlar gercek hayatta yok , onlar kitaplarda okudugu
Okuyan butun muhendislik ogrencileri,size tavsiyem gidin ve derhal devlet kapisinda konuslanabileceginiz bir meslek secin! Cunku is hytnda bi amele gbi kullanilicaksiniz, o sizi heyecanlandiran sistemler, analizler, dahiyane beyin firtinalari, tasarimlar gercek hayatta yok , onlar kitaplarda okudugunuz masallardan ibaret. Kurulmus bir sistemin korelmeye mahkum köleleri olacaginiza, en azindan kadro gibi bi tapunuz, iyice bir maasiniz ve en onmlisi mesai btmyle beraber sosyal bir yasantiniz ve huzurlu uykulariniz olur... Ben, yolun basindayken sizleri uyarayim!
0
adam haklı beyler.
sosyal hayat istiyorsanız, işkolik değilseniz, inernetten gazetemi okuyayım, sabah geniş geniş kahvaltımı yapayım diyorsanız mühendis olmayın, olursanız da tek amaç devlete kapak atmak olsun.
sosyal hayat istiyorsanız, işkolik değilseniz, inernetten gazetemi okuyayım, sabah geniş geniş kahvaltımı yapayım diyorsanız mühendis olmayın, olursanız da tek amaç devlete kapak atmak olsun.
0
O kadar çabuk pes etmeyin.
Piyasa resmen tasarım yapacak, üretecek mühendise aç. Ama bunları yapacak kalifiye mühendis az.
Piyasa resmen tasarım yapacak, üretecek mühendise aç. Ama bunları yapacak kalifiye mühendis az.
0
yüzde yüz hak veriyorum. sadece mühendisler için de geçerli değil mimarlık, peyzaj mimarlığı vs teknik elemanların çoğu özelde amelelikten başka bir şey yapmıyor. hem sahada şantiye ortamında çalışmış hem de ofiste proje çizmiş biri olarak diyebilirim ki şimdiki aklım olsa başka bir bölüm seçerdim. hatta seçmezdim de anasını satim direkt filan ticarete atılırdım. üniversite mezunu insana "kamyon kullanabilir misin, fidan taşıyabilir misin?" diyen mallar mı ararsın, şantiyede amele çavuşluğu yaptığına mı yanarsın yoksa çılgın projeler çizeceğini hayal ederken ofisin photoshopçusu haline gelmene mi? bir hakediş imzalatmak için üç kuruşluk insanların peşinde koşup, kaprislerini çekmekten bahsetmiyorum zaten. "tatlı getirmezsen, yemek ısmarlamazsan imzalamam" diyenden "boş boş duracağına sayfaları çevir de imzalayayım yoksa imzalamam" diyene kadar her çeşit mala şahit oldum. çalışma saati diye bir şey zaten yok. bu kadar çektiğinizin karşılığı ise saçmasapan ücretler. ha ücret iyi olsa bile bir yerden sonra gerçekten düzenli bir hayat istiyorsanız o para için bile çekilecek çile değil. ya kontrolün memleketinden gelen etleri otogardan alıp adamın evine taşıdığımızı biliyorum. daha ne saçma işler yaptım hatırlayamıyorum bile.
bu konuda çok doluyum.:P belediye ortamında çalışıyorum, memur değilim. memur olan mühendislerin ne yaptığını söyleyeyim: hiçbir şey! arada iyileri yok mu illa ki var ama mesela adam makina mühendisi, kpss ile gelmiş. tesisat projesi lazım, adam "1 ay sonra gel işim var" diyor. bakıyorum işi de internetten acun un yarışmasını izlemek. "e bu iş acil" diyorum, "yaa kolay aslında ben sana örnek proje vereyim kopyala yapıştır oradan" diyor adam. öyle olmak var gerçekten, adam çözmüş işi valla.
bu konuda çok doluyum.:P belediye ortamında çalışıyorum, memur değilim. memur olan mühendislerin ne yaptığını söyleyeyim: hiçbir şey! arada iyileri yok mu illa ki var ama mesela adam makina mühendisi, kpss ile gelmiş. tesisat projesi lazım, adam "1 ay sonra gel işim var" diyor. bakıyorum işi de internetten acun un yarışmasını izlemek. "e bu iş acil" diyorum, "yaa kolay aslında ben sana örnek proje vereyim kopyala yapıştır oradan" diyor adam. öyle olmak var gerçekten, adam çözmüş işi valla.
0
bu arada dediklerim belediye ile çalışan firmalar için geçerli, daha büyük kurumsal firmalarda maaşlar nispeten daha iyi 2000-3000 gibi hatta daha da artıyor. gecesi gündüzü yine yok belki ama kurumsal firmada çalışmak her zaman daha iyidir.
sabancı da üretim sistemleri mühendisliğinden(öyle bir şeydi ya da hatırlamıyorum) mezun arkadaşım iş arama sürecinde bir firmaya toplam 9 kere mülakata gittiğinden bahsetmişti. onların işe alımları da inanılmaz zorlu oluyormuş dediğine göre. büyük bir firmada iş buldu ama kendi işini mi yapıyor hayır, pazarlama bölümünde. valla zor, gerçekten istediğiniz tasarımları yapabileceğiniz, kendinizi geliştirebileceğiniz firmalar tabii ki var, yok değil. ama maalesef gerçekten sayıları az.
işkolikseniz - özel
kendinize ve ailenize ayıracağınız vakit öncelikliyse - devlet
sabancı da üretim sistemleri mühendisliğinden(öyle bir şeydi ya da hatırlamıyorum) mezun arkadaşım iş arama sürecinde bir firmaya toplam 9 kere mülakata gittiğinden bahsetmişti. onların işe alımları da inanılmaz zorlu oluyormuş dediğine göre. büyük bir firmada iş buldu ama kendi işini mi yapıyor hayır, pazarlama bölümünde. valla zor, gerçekten istediğiniz tasarımları yapabileceğiniz, kendinizi geliştirebileceğiniz firmalar tabii ki var, yok değil. ama maalesef gerçekten sayıları az.
işkolikseniz - özel
kendinize ve ailenize ayıracağınız vakit öncelikliyse - devlet
0
bizim millet götünü yayıp yatmaya alışmış. ekvator kuşağındaki ülkelere bakın bir tane gelişmiş ülke yok. bu tiplere aylık 6000 tl maaş vereceksin, 3 ayda bir çift maaş, sikinin keyfine göre işe gidecek, tek bir kişi laf etmeyecek, eli sıcak sudan soğuk suya değmeyecek.
vergi mükellefi olmaktan korkacaksın, ar-ge'de çalışacak mühendislik zekasına sahip olmayacaksın ondan sonra beni köle gibi çalıştırıyorlar deyip ağlayacaksın. kur kendi işini madem öyle. kuramıyorsan da sende kafa yoktur anlamına gelir. sistem nezninde amelesin. bu kadar basit. kimsenin gücüne gitmesin.
vergi mükellefi olmaktan korkacaksın, ar-ge'de çalışacak mühendislik zekasına sahip olmayacaksın ondan sonra beni köle gibi çalıştırıyorlar deyip ağlayacaksın. kur kendi işini madem öyle. kuramıyorsan da sende kafa yoktur anlamına gelir. sistem nezninde amelesin. bu kadar basit. kimsenin gücüne gitmesin.
0
bu ülke sizin gibiler yüzünden gelişmiyor diyenler ülkenin gelişmesini isteyen var mı ki türkiye taşeron bir ülke ve bu düzenle öyle de kalacak, sistemin işine gelen bir durum bu.
0
bir ihaleye girerken bile ihaleyi kimin alacağının belli olduğu bir ortamda iş kurmaktan bahsediliyor enteresan. elektrik alanında o konuda iş kurup şimdilik iyi kötü giden arkadaşlarım var evet. ailemin hemen hemen hepsi mühendis, ben de p.mimarıyım maalesef kendi mesleğimde öyle ar-ge filan hak getire. ben çok çektim, şu an iyi durumdayım gayet istediğim projeleri çizip uygulatıyorum ama genel olarak bizim durumumuz budur. mühendislerin ve mimarların bu durumda olmasın da kişisel yeteneklerinin bir payı olduğunu düşünmüyorum. bizde de hata var mı, elbette var. ya adam "sen yeni mezunsun sana 1000 lira bile çok sana iş öğreteceğiz burada heralde" diyor mesela mühendise. biliyor da yerine o paradan çok da düşüğüne it gibi çalışacak mühendislerin olduğunu. sorun nasıl çözülür bilmiyorum da mimarlar mühendisler it gibi sömürülüyor, sömürmesinler kendilerini diyorsun e bu işsizlikte hayat şartlarında nasıl olacak bu diyorum ben de. insanlar mecbur çalışmaya. ne bileyim böyle yani durum.
0
lehim ve havya ile mikrocip yapan adam
SelamlarYükseğe başladım ama bana bilimsel hazırlığı dayadılar. Herhangi bir bilimsel hazırlık dersinden 2.5 altında not alırsam atılıyorum. Her neyse şimdi benim tecil yüksekten dolayı 2016ya ötelenmiş olması lazım. Yüksekten atılırsam bu tecil bozulur mu? Bir de ne kadar tecilimin olduğunu sadece
Selamlar
Yükseğe başladım ama bana bilimsel hazırlığı dayadılar. Herhangi bir bilimsel hazırlık dersinden 2.5 altında not alırsam atılıyorum. Her neyse şimdi benim tecil yüksekten dolayı 2016ya ötelenmiş olması lazım. Yüksekten atılırsam bu tecil bozulur mu?
Bir de ne kadar tecilimin olduğunu sadece askerlik şubesinden mi öğrenebilirim?
Yükseğe başladım ama bana bilimsel hazırlığı dayadılar. Herhangi bir bilimsel hazırlık dersinden 2.5 altında not alırsam atılıyorum. Her neyse şimdi benim tecil yüksekten dolayı 2016ya ötelenmiş olması lazım. Yüksekten atılırsam bu tecil bozulur mu?
Bir de ne kadar tecilimin olduğunu sadece askerlik şubesinden mi öğrenebilirim?
0
bozulur diye biliyorum. ben doktorada yatay geçiş yaptım o sürede bile bozulmuştu.
0
bozulur. yüksek lisans tecillerini okul yapar ve okul bozar. yeni kayıt olduysan aralık gibi evine kağıt gelecektir gelmezse okula git onlara da o kağıdın bir kopyası geliyor. ama hemen öğrenmek istiyorsan kütüğünün bağlı olduğu askerlik şubesini ara tc kimlik no ile öğrenirsin.
0
emin misin? bilimsel hazırlıkta atılma kalktı.yani ben geçen dönem okudum. benden bi dönem önce öyleymiş fakat geçen sene itibariyle kalkmış. bahardan bi dersim de kaldı ve bu dönem itibariyle master derslerimi alabildim, ikinci dönem alttan alıcam. azami süre içerisinde (bil.haz+3sene) vermekle yükümlüyüm yalnızca.
0
patlak fermuar
ben hiç uçağa binmedim ama merak eder dururum acaba kaç yaşında hangi şehre ya da hangi ülkeye gideceğim diye.
ben hiç uçağa binmedim ama merak eder dururum acaba kaç yaşında hangi şehre ya da hangi ülkeye gideceğim diye.
0
Binmedim, hiç fırsat olmadı, ben de merak ederim ama son bir kaç yılda birden bire başlayan bir yükseklik korkum var önceden yoktu, bu uçağa binmeme engel olur mu vs. diye düşünmekteyim..
0
Anne karnindayken turkiye-almanya. Onun disinda ilk defa haftaya bosnaya giderken binecegim cok heyecanliyim vuu, yas 18
0
başkasını boşver, plan yap kendin için. "çalışmaya başlayınca 3. maaşımla haftasonu yunanistana gidicem"gibi.
0
ankaradan diyarbakıra, 6 yaşındayken
şu an 24 yaşındayım, ilki hariç hepsi yurtdışı, kaç kez bindiğimi saymadım.
şu an 24 yaşındayım, ilki hariç hepsi yurtdışı, kaç kez bindiğimi saymadım.
0
benimde ilk ucusum malta...hatta tum ucuslarim yurt disi ucuslari oldu..daha ic ucus gerceklestiremedim..
0
mehmetoloji
soru başlıkta.
soru başlıkta.
0
nası yani damsız girilmez gibi mi? eğer öyleyse yok, kafe değil mi la orası
0
konsomatrix
merhaba. bir arkadaşımla birlikte giyim sektörüne girmek, yeni bir soluk getirmek gibi bir iddiamız, hayalimiz var. bunun içinde yaratıcı akılda kalıcı bir isme ihtiyaç duyuyoruz. başarılı bulduklarımızdan bazıları; mado( sektörle alakasız evet), zara, mango, polo gibi kısa ve kolay telaffuzlu iken;
merhaba. bir arkadaşımla birlikte giyim sektörüne girmek, yeni bir soluk getirmek gibi bir iddiamız, hayalimiz var. bunun içinde yaratıcı akılda kalıcı bir isme ihtiyaç duyuyoruz. başarılı bulduklarımızdan bazıları; mado( sektörle alakasız evet), zara, mango, polo gibi kısa ve kolay telaffuzlu iken; lc waikiki, abercrombie fitch vb. gibileri uzun olduğu halde hafızalarda yer etmiş. yine de bizim tercihimiz kısa ve akılda kalıcı olması yönünde. önemli olan boyu ve işlevi demekteyiz. uzun ve yeterince etkileyici olursa da tabi ki değerlendirebiliriz.
bize isim önerir misiniz? akıl akıldan üstündür diyerek danışmak istedik. isim babasının, isim hakkını sonuna kadar gözeteceğimizi, gönlünü ferah tutması gerekliliğini belirtir, telif hakkı konusunda fena olmayan bir kıyak yapacağımızın sözünü veririz. olur da kendisi tarzımızı beğenirse kendisinin ve ailesinin ömür boyu giyim ihtiyaçlarını karşılayabiliriz belki:)
şu an aklıma gelmiş bir yöntemle genel beğeninin çok daha önemli olduğunu düşünerek; en beğendiğimiz 3 ismi ekşi ankette oylayarak, onlar arasından birinci olanı kabul etmek gibi bir seçenek de geçerli olabilir diye düşündük. tamamen ekşi yapımı, daha hoş olabilir. fikirlerinizi bekliyoruz, iyi olan kazansın..:)
yine yeni aklıma gelen not2: geçerlilik süresi (gerekli galiba) o da tam 6 saat olsun( uğurlu sayım), zaman konusu biraz esnek olabilir nedir yani:)
bize isim önerir misiniz? akıl akıldan üstündür diyerek danışmak istedik. isim babasının, isim hakkını sonuna kadar gözeteceğimizi, gönlünü ferah tutması gerekliliğini belirtir, telif hakkı konusunda fena olmayan bir kıyak yapacağımızın sözünü veririz. olur da kendisi tarzımızı beğenirse kendisinin ve ailesinin ömür boyu giyim ihtiyaçlarını karşılayabiliriz belki:)
şu an aklıma gelmiş bir yöntemle genel beğeninin çok daha önemli olduğunu düşünerek; en beğendiğimiz 3 ismi ekşi ankette oylayarak, onlar arasından birinci olanı kabul etmek gibi bir seçenek de geçerli olabilir diye düşündük. tamamen ekşi yapımı, daha hoş olabilir. fikirlerinizi bekliyoruz, iyi olan kazansın..:)
yine yeni aklıma gelen not2: geçerlilik süresi (gerekli galiba) o da tam 6 saat olsun( uğurlu sayım), zaman konusu biraz esnek olabilir nedir yani:)
0
@armagan geniş bir yelpaze. global olabilme fikrimizden dolayı, uluslararası kabul görmüş harf- karakter uygunluğu şartını aramak şartıyla, isim konusunda ki skalayı olabildiğince geniş tutmak istiyoruz.
0
doddo benim tavsiyem. logo konusunda da kolaylıkla bir tasarım yapılabilir harflerin şeklinden dolayı
0
eager
gabby (gabriel'e istinaden; yani logonuz da karakteristik kanatlar olur diye)
mere
gabby (gabriel'e istinaden; yani logonuz da karakteristik kanatlar olur diye)
mere
0
zamanında, random kelime üreten bir algoritma yazmıştım, istemediğin kadar farklı isim üretiyor sana. dolayısıyla anlam arama sözcüklerde tabi. istersen çok daha fazla da çıkarabilirim tabi, denizde kum, bende isim.
bcris
nullbam
laffe
batba
noserib
badart
luvi
iq
marlofold
boilax
azax
lopaz
baodio
mooq
harpi
ha bu arada kullanıcı adım fena olmaz aslında, "soso". anlamı çok hoş gelmese de, kulağa ve göze çok hoş geliyor bence.
bcris
nullbam
laffe
batba
noserib
badart
luvi
iq
marlofold
boilax
azax
lopaz
baodio
mooq
harpi
ha bu arada kullanıcı adım fena olmaz aslında, "soso". anlamı çok hoş gelmese de, kulağa ve göze çok hoş geliyor bence.
0
ileride alt ürünlerinizin de olabilicegini , markanın gelecegi hakkında ipucu vermeden, marka anlaminin insanlar uzerinde olusturacagi etkiyi de dusunerek " easesky" gibi bir oneride bulunmak isterim. gökyüzü kolaylığı gibi bir sey oluyor sanırım ( yabancı dili iyi olan arkadaslar daha iyi bilirler, o yuzden kesin bir şey soyleyemeyecegim) ama gokyuzu daima sonsuz ve yeniliklere aciktir her an size neyi getirecegini bilemezsiniz. bu da daima hedef kitlenizin surprizlere acik olmasini saglar, markanızdaki " ease " kelimesi ise "kolaylaştırmak, rahatlatmak" anlamlarini tasiyor o da insanlarin sizin kiyafetlerinizle rahat ve ayni zamanda iki kelimenin birlesimiyle ozgur hissedebileceklerini dusundurur.
0
Merhaba ben olsaydım "Maverick" ismini kullanırdım. İngilizce kelime anlamı herkes gibi olmayan, çizginin dışında gibi.. İngilizce isim koyma merakım yok ama madem globallik düşünülüyor, daha kolaylık sağlar bence. Ya da Ornery olabilir. Bu kelimeyi seçmemin amacı içerisinde "o" harfinin geçiyor olması. Anlamı da huysuz, kıl, uyuz gibi.. Ne oluyor O harfi olunca?
Daha önce okuduğum bir yazıya göre çok başarılı markaların önemli bir kısmı isminde "o" harfi barınıyor. Bu harfin kelimeye bir çeşit güç kattığı düşünülüyor.
Bol şans! :)
Daha önce okuduğum bir yazıya göre çok başarılı markaların önemli bir kısmı isminde "o" harfi barınıyor. Bu harfin kelimeye bir çeşit güç kattığı düşünülüyor.
Bol şans! :)
0
anladığım kadarıyla tarzınız belli değil, ya da smokinden parmak arası terliğe uzanan geniş ürün yelpazeniz var.
böyle tek limit global karakterler bulunması olunca o iş olmaz.
böyle tek limit global karakterler bulunması olunca o iş olmaz.
0
eswap geldi aklıma,
isiminizin baş harfleri olabilir belki.
ne tarz yapacağınız ile ilgili bence isim. kadın mı erkek ki, segment nedir, bunlarla ilişkili düşünmek lazım.
isiminizin baş harfleri olabilir belki.
ne tarz yapacağınız ile ilgili bence isim. kadın mı erkek ki, segment nedir, bunlarla ilişkili düşünmek lazım.
0
Cogu yer isiminden veya esinlenilmis.
Rolla
St. Ives/ St. Yves
Poole
Bow
Austell/ St. Austell
Rose
Ely
Fishguard
Jedburgh
Dakota
Bismarck
Wosu
Lafayette / Lady Lafayette
Kokomo
Montego/ Montego Bay
Troy
Penn
Salem
Rolla
St. Ives/ St. Yves
Poole
Bow
Austell/ St. Austell
Rose
Ely
Fishguard
Jedburgh
Dakota
Bismarck
Wosu
Lafayette / Lady Lafayette
Kokomo
Montego/ Montego Bay
Troy
Penn
Salem
0
bu ne böyle hep yabancı yabancı isimler. bence türkçe bir şey olsun yada türkçe bir şeyin kısaltması olsun rodi gibi.
0
arkadaşlar; doddo, mooq ve ornery kişisel değerlendirmelerimiz sonucu, 3' lü finalde. ekşi anket sonucunu merakla bekliyoruz, iyi olan kazansın:)
0
fretboard
Selamlar, yüksek lisans başvurusu yapacakların bu sınava girme zorunlulukları var mıdır? Yeterli yabancı dil puanım var fakat sınava girişin zorunlu olup olmadığından emin olamadım (duyurusunda varsa gözümden kaçmıştır k.bakmayın). Şu durumda bu sınava kayıt olmalı mıyım/olmamalı mıyım, bana bir get
Selamlar, yüksek lisans başvurusu yapacakların bu sınava girme zorunlulukları var mıdır? Yeterli yabancı dil puanım var fakat sınava girişin zorunlu olup olmadığından emin olamadım (duyurusunda varsa gözümden kaçmıştır k.bakmayın). Şu durumda bu sınava kayıt olmalı mıyım/olmamalı mıyım, bana bir getirisi olur mu, bilgi verebilirseniz çok makbule geçer. Teşekkürler
0
yeterli puanı, sanıyorum 65ti, aldıysanız koşulu sağlamışsınızdır. girmenie gerek yok. daha yüksek puan alırım diyorsanız belki başvurunuzda dikakte daha çok alınmanızda işe yarayabilir ama açıkçası ona dikkat ediliyor mu, ben inanmıyorum. elbette teoride yüksek bir puanın faydası olur fakat pratikte o kadar da olmuyor. mülakat komisyonunu yüksek lisans yapma isteğinize iknanınız daha önemli.
geçen sene üds'min vadesi dolduğundan, ingilizce koşulunu sağladığımı göstereceğime dair bir belgem yoktu. mülakata girdim, alındım. herhangi bir yeterlilik beyanım olmamasına rağmen -ki çoğu arkadaşım da aynı şekildeydi- alındığıma göre dil puanının bir getirisinin olmadığı açık değil mi?
kaydolduktan sonraki 1 sene içinde koşulu sağlamamızı istediler. itünün sınavı olur, üds olur, kpds olur, toefl olur. koşulu sağlamadan ders alamıyorsun sadece. dönem başlamadan evvel 2 kez açılan itünün sınavı var. onlardan birine girdim, aldım puanı, dönemde de derslerimi aldım, öyle gidiyor işte...
aldım da versem bari ya, höff...
geçen sene üds'min vadesi dolduğundan, ingilizce koşulunu sağladığımı göstereceğime dair bir belgem yoktu. mülakata girdim, alındım. herhangi bir yeterlilik beyanım olmamasına rağmen -ki çoğu arkadaşım da aynı şekildeydi- alındığıma göre dil puanının bir getirisinin olmadığı açık değil mi?
kaydolduktan sonraki 1 sene içinde koşulu sağlamamızı istediler. itünün sınavı olur, üds olur, kpds olur, toefl olur. koşulu sağlamadan ders alamıyorsun sadece. dönem başlamadan evvel 2 kez açılan itünün sınavı var. onlardan birine girdim, aldım puanı, dönemde de derslerimi aldım, öyle gidiyor işte...
aldım da versem bari ya, höff...
0
Sınava girme zorunluluğunuz yok. Ayriyeten sınava girip isterseniz en yüksek notu alın, başvurunuzun daha çok dikkate alınmasında da işe yaramıyormuş. Sadece pass veya fail durumuna bakıyorlarmış. İtü'nün sitesinde öyle yazıyordu.
Sık sorulan sorulardaymış hatta bu:
Yabancı dil yeterlik belgesindeki başarı notu, öğrenci seçiminizde etkili bir ölçüt müdür? Yoksa salt dil yeterliliği olarak mı değerlendiriyorsunuz?
Yabancı dil yeterlilik sınırlarını aşmış olmak, derslere başlayabilmek için gerek koşuldur. Öğrenci seçimi sırasında dikkate alınmaz. Yabancı dil notunuz yeterli ise not yükseltmek için ek sınavlara girmenize gerek yoktur.
Sık sorulan sorulardaymış hatta bu:
Yabancı dil yeterlik belgesindeki başarı notu, öğrenci seçiminizde etkili bir ölçüt müdür? Yoksa salt dil yeterliliği olarak mı değerlendiriyorsunuz?
Yabancı dil yeterlilik sınırlarını aşmış olmak, derslere başlayabilmek için gerek koşuldur. Öğrenci seçimi sırasında dikkate alınmaz. Yabancı dil notunuz yeterli ise not yükseltmek için ek sınavlara girmenize gerek yoktur.
0
sen balik degilsin ki
Merhaba dostlar,Yıllar yıllar önce Kanal D'de bir çizgi film vardı. Bu çizgi filmde küçük bir kız dedesiyle kalıyordu. Kızın saçları turuncu gibiydi diye hatırlıyorum. Çocuklar için bir çizgi filmden çok dram dizisi gibiydi. Heidi değil bu arada eminim. Hatta bir bölümde kızın dedesi falan ölmüştü e
Merhaba dostlar,
Yıllar yıllar önce Kanal D'de bir çizgi film vardı. Bu çizgi filmde küçük bir kız dedesiyle kalıyordu. Kızın saçları turuncu gibiydi diye hatırlıyorum. Çocuklar için bir çizgi filmden çok dram dizisi gibiydi. Heidi değil bu arada eminim. Hatta bir bölümde kızın dedesi falan ölmüştü en hüzünlü bölümlerden biriydi. hatırlayan var mı acaba?
Yıllar yıllar önce Kanal D'de bir çizgi film vardı. Bu çizgi filmde küçük bir kız dedesiyle kalıyordu. Kızın saçları turuncu gibiydi diye hatırlıyorum. Çocuklar için bir çizgi filmden çok dram dizisi gibiydi. Heidi değil bu arada eminim. Hatta bir bölümde kızın dedesi falan ölmüştü en hüzünlü bölümlerden biriydi. hatırlayan var mı acaba?
0
yok ya o değil maalesef... :/
kızın okulu ile ilgili çok bir şey hatırlamıyorum, çizgi filmdi ama dediğim gibi böyle pek sevimli neşeli bir çizgi film değildi. acıklıydı oldukça. annesi babası öldüğü için mi ne kız dedesinin yanına gelmişti. dedesi pek evden çıkmazdı. hatta kız biraz büyümeye başlayınca dedesiyle zaman zaman arasında zıtlıklar oluşmaya başlamıştı. kızın saçları kısacıktı. hatta dedesinin öldüğü bölümde adamın başı masanın üzerindeydi anlam verememişti falan oldukça küçüktüm o sahneyi hiç unutamıyorum. kanal d'de tam okuldan geldiğim zaman başlıyordu.
kızın okulu ile ilgili çok bir şey hatırlamıyorum, çizgi filmdi ama dediğim gibi böyle pek sevimli neşeli bir çizgi film değildi. acıklıydı oldukça. annesi babası öldüğü için mi ne kız dedesinin yanına gelmişti. dedesi pek evden çıkmazdı. hatta kız biraz büyümeye başlayınca dedesiyle zaman zaman arasında zıtlıklar oluşmaya başlamıştı. kızın saçları kısacıktı. hatta dedesinin öldüğü bölümde adamın başı masanın üzerindeydi anlam verememişti falan oldukça küçüktüm o sahneyi hiç unutamıyorum. kanal d'de tam okuldan geldiğim zaman başlıyordu.
0
inanmıyorum, o kadar yanlış ayrıntı hatırlamışım yine de nasıl buldunuz evlatlık alıyorlardı küçük kızı doğru yaaa nasıl güzeldi nasıl güzeldi... yıllardır düşünür düşünür üzülürdüm bu çizgi filmi, bilen kimse de çıkmazdı çevremde. beni nasıl mutlu ettiniz anlatamam. çok çok çok teşekkürler. çooook çok sağolun.
0
0
fosforlu cevriye
var mı? varsa adı nedir? levelı nedir?
var mı? varsa adı nedir? levelı nedir?
0
prozac var ama reçetesiz antidepresan kullanmak kesinlikle akıllıca bir fikir değil.
kendiniz için soruyorsanız mutlaka bir uzmana danışmalı, durumunuzla ilgili bir kaç seans konuşmalısınız. internetten edindiğiniz bilgilerle ya da depresyon tanısı konmuş kişilerin "aha işte bende de böyleydi, sen de kesin depresyondasın." telkinleriyle kendi kendinize tanı koymayın.
gerçekten depresyonda bile olsanız kullanacağınız antidepresanın dozu ve çeşidi ancak bir uzman tarafından belirlendiğinde yararlı olacaktır.
depresyonun pek çok çeşidi vardır ve tedavi yöntemleri farklıdır.
kendiniz için soruyorsanız mutlaka bir uzmana danışmalı, durumunuzla ilgili bir kaç seans konuşmalısınız. internetten edindiğiniz bilgilerle ya da depresyon tanısı konmuş kişilerin "aha işte bende de böyleydi, sen de kesin depresyondasın." telkinleriyle kendi kendinize tanı koymayın.
gerçekten depresyonda bile olsanız kullanacağınız antidepresanın dozu ve çeşidi ancak bir uzman tarafından belirlendiğinde yararlı olacaktır.
depresyonun pek çok çeşidi vardır ve tedavi yöntemleri farklıdır.
0
istediğini alabilirsin eczaneden parasını verip lakin who by fire reyizi dinle
0
psikiyatriste gittiğinde zaten illaaaki bi şeyler yazacaktır sana. çok istiyorum diyosan efexor'u makul bi fiyata veririm :p
0
Passiflora antideprasan değil "sakinleştirici" dir. Üç kuruş para ver bi psikiyatra git devlet hastanesine. Akıl sağlığın bu kadar değersiz mi deneme tahtası yapıyorsun? Eğer sadece stresli bikaç gün geçiriyosan pasiflora iç ama sorunun daha ciddiyse doktora git. Cahillik etme. Kusura bakma sert konuşuyorum biraz ama akıl sağlığı şakaya gelmez.
0
Ayrıca bazı antidepresanlar doktor kontrolünde alınmadığında intihar eğilimleri gösterebiliyor. Daha kötü olabilirsin.
0
la noix
içim şişti. valla çok fena şiştim, şişkinliğimden paso birilerine patlıyorum artık ağlayıp kurtulmam lazımöncelikle diyeyim, kolay kolay ağlayan biri değilimdir. böyle gözlerim falan yaşarır ama genelde gerisi gelmez. en son babam ve oğlumda ağlamıştım. şöyle en acıklısından film önerin de bünye ve
içim şişti. valla çok fena şiştim, şişkinliğimden paso birilerine patlıyorum artık ağlayıp kurtulmam lazım
öncelikle diyeyim, kolay kolay ağlayan biri değilimdir. böyle gözlerim falan yaşarır ama genelde gerisi gelmez. en son babam ve oğlumda ağlamıştım. şöyle en acıklısından film önerin de bünye ve etrafındakiler rahatlasın, dünya daha güzel bir yer olsun.
öncelikle diyeyim, kolay kolay ağlayan biri değilimdir. böyle gözlerim falan yaşarır ama genelde gerisi gelmez. en son babam ve oğlumda ağlamıştım. şöyle en acıklısından film önerin de bünye ve etrafındakiler rahatlasın, dünya daha güzel bir yer olsun.
0
Yabancı : Midnight Cowboy (1969)
Yerli : Canım Kardeşim (1973)
Beni ağlatan filmler bunlar.
Yerli : Canım Kardeşim (1973)
Beni ağlatan filmler bunlar.
0
9kuyruklukedi
5 dakikanızı ayırıp sonucu yazabilir misiniz?- çıkacak metni okuyup bitirdiğinizde "bitirdim" butonuna basıyorsunuz ve sonrasında parçayla ilgili 15 soruyu doğru-yanlış olarak yanıtlıyorsunuz.üşenmeyip testi uygular ve sonucunu yazarsanız sevinirim. teşekkürler.http://www.hizliokuma.org/okumatesti-0
5 dakikanızı ayırıp sonucu yazabilir misiniz?
- çıkacak metni okuyup bitirdiğinizde "bitirdim" butonuna basıyorsunuz ve sonrasında parçayla ilgili 15 soruyu doğru-yanlış olarak yanıtlıyorsunuz.
üşenmeyip testi uygular ve sonucunu yazarsanız sevinirim. teşekkürler.
www.hizliokuma.org
- çıkacak metni okuyup bitirdiğinizde "bitirdim" butonuna basıyorsunuz ve sonrasında parçayla ilgili 15 soruyu doğru-yanlış olarak yanıtlıyorsunuz.
üşenmeyip testi uygular ve sonucunu yazarsanız sevinirim. teşekkürler.
www.hizliokuma.org
0
Arılar ve balı görünce aklıma flash tvdeki bal reklamları geldi konsantre olamadım :)
0
i.imgur.com
hep senkronu hatalı olduğu için bir an görünüp hemen kaybolan altyazılar yüzünden bu kesin... altyazıdan başka neredeyse hiç birşey okumuyorum.
bu arada "Fiziksel açıdan dakikada 1300 kelime üzerine çıkmak teorik olarak imkansızdır." şeklinde açıklama var(doğruluğunu bilemem ama) burada 1504 ve 5013!? var.
hep senkronu hatalı olduğu için bir an görünüp hemen kaybolan altyazılar yüzünden bu kesin... altyazıdan başka neredeyse hiç birşey okumuyorum.
bu arada "Fiziksel açıdan dakikada 1300 kelime üzerine çıkmak teorik olarak imkansızdır." şeklinde açıklama var(doğruluğunu bilemem ama) burada 1504 ve 5013!? var.
0
Diğer arkadaşları rencide etmemek adına sonucu söylemiyorum. Sadece 5000'lerin falan çok düşük olduğunu söyleyebilirim. Eheh.
0
Şahsım adına verdiğim sayı doğru, yani 1504 Kelime/dk, %53 doğruluk; ama bu sitenin verdiği değer. Yani matematiksel olarak 1300 kelimenin üstüne çıkılması mümkün değildir belki ama sitenin ölçüm kriteri ne derece doğru. Yani ben 1300 kelimenin altında okumuşumdur da, site öyle ölçmüştür. Kendimi bildim bileli hızlı okuyorum. Göz gezdirirken anahtar kelimeler gözüme çarpar, mesela "erkek arı", "kraliçe", "çiftleşirken" "kırılır". Sen istersen bu cümleyi 150 kelimede anlat, ben orada erkek arının kraliçeyle çiftleşip öldüğünü anlayıp geçerim. Noldu? Hoop, 146 gereksiz kelimeden kurtuldum. Kitapları da böyle okuyorum, ondan sonra bitirince aklımda kalan "olay galiba Moskova'da geçiyordu" oluyor :) O yüzden çoğu kitabı ikinci defa açıp okurum aradan belli bi zaman geçtikten sonra. Ama hızlı okumanın zarardan çok faydasını gördüm.
0
dakikada 194 kelime, anlama oranı %76.
nasıl 1000 küsür kelime okudunuz arkadaşım?
nasıl 1000 küsür kelime okudunuz arkadaşım?
0
okuma hızı 238 kelime/dakika
anlama oranı %66.
çok kıl sorular var yalnız, yarısında doğru bilgi yarısında yanlış bilgi var. insanın kafası karışıyor.
anlama oranı %66.
çok kıl sorular var yalnız, yarısında doğru bilgi yarısında yanlış bilgi var. insanın kafası karışıyor.
0
0
0
wayne
anlayamıyorum, sadece kum, taş ve madenlerden nasıl bu günlere gelebildi insanlık? ya bak sadece madenler taşlar falan var, nasıl geldi anlayamıyorum, bir özeti yok mu? nereden atladık böyle, millet yemek için hayvana 5 kişi atlayıp birbirine el hareketi yaparken, şimdi nasıl spor diye bir şey var v
anlayamıyorum, sadece kum, taş ve madenlerden nasıl bu günlere gelebildi insanlık? ya bak sadece madenler taşlar falan var, nasıl geldi anlayamıyorum, bir özeti yok mu? nereden atladık böyle, millet yemek için hayvana 5 kişi atlayıp birbirine el hareketi yaparken, şimdi nasıl spor diye bir şey var ve oturup konusabiliyoruz, wireless denilen küçücük şey nasıl o kadar dosyayı indiriyor...
0
öyle çok eski bir olay değil ki o. tahmini 50 000 yıl diyorlar ki o da homo sapiens sapiens. 50 000 yılın çoğunda insanlık böle mal gibi takılmış. ortaçağa bak aq. çok uzak bişi değil. 50 000 yılın 49 000 hatta 49 800 yılında insanlık bir bok yapmamış. anca ok atmış mızrak atmış. 49 500 yıla kadar tüm dünyadaki topraklardan haberdar bile değilmiş.
zaten ne olduysa 1900lerde bir patlama olmuş. dünya savaşları, soğuk savaş, karışılıklı bapımlılık derken bir anda teknoloji patladı. insanlığın anlayışı ise daha geç gelişmeye başladı. şundan 70-80 yıl önce zenciler adam değildi lan. bundan 150 yıl önce zencileri köle diye alabiliyordun. hala daha anlayış mentalite tam gelişmedi aq. benim dayım amcam kürtlere kekolar, gitsinler burdan diyorlar hala. kafaya bak yaa.
zaten ne olduysa 1900lerde bir patlama olmuş. dünya savaşları, soğuk savaş, karışılıklı bapımlılık derken bir anda teknoloji patladı. insanlığın anlayışı ise daha geç gelişmeye başladı. şundan 70-80 yıl önce zenciler adam değildi lan. bundan 150 yıl önce zencileri köle diye alabiliyordun. hala daha anlayış mentalite tam gelişmedi aq. benim dayım amcam kürtlere kekolar, gitsinler burdan diyorlar hala. kafaya bak yaa.
0
şimdi dediğin zamana gelene kadar binlerce yıl geçti. ama teknoloji nasıl gelişiyor onu bende anlamıyorum.
0
@Adram3lech işte ortalama olmadığım için, biraz üstünde kalınca merak edip bakmaya çalışıyo insan
"haa usta sanayi devrimi oldu, ordan o oldu burdan şu geld, tamam la işte adamlar üretti bende yiyip içip ölebilirim"
"haa usta sanayi devrimi oldu, ordan o oldu burdan şu geld, tamam la işte adamlar üretti bende yiyip içip ölebilirim"
0
kümülatif bilgi .
ilk insan ates yakmayi bilmezken iyi beslenemedi, atesi ögrendi bi sonraki nesle bunu ögretti onlar bu bilgiye sahip oldu elden, sonra ateste mamut biftegi yapti proteini aldi zeki oldu.onlar patlicani buldu, maumuttan karniyarik filan yaptilar.
bunlar yimek sistemini gelistirdi böylece doydular baska islere vakit buldular, dinler yaptilar, felsefe yaptilar, filan son iki yüz yilda teknolojinin hizla gelisme sebebi telekomünikasyon , transportation , bilgi hizla yayildi beyinler daha bi ortak calisabildi.
sonra medeniyet gelisti, bilgisayarlar yaptik, nesiller bissürü bilgiyle doldu, serdar ortaclar, demet akalinlar filan cikti iste. bu son ksiimdaki olayi bende pek anlamadim neden böyle oldu ama.
ilk insan ates yakmayi bilmezken iyi beslenemedi, atesi ögrendi bi sonraki nesle bunu ögretti onlar bu bilgiye sahip oldu elden, sonra ateste mamut biftegi yapti proteini aldi zeki oldu.onlar patlicani buldu, maumuttan karniyarik filan yaptilar.
bunlar yimek sistemini gelistirdi böylece doydular baska islere vakit buldular, dinler yaptilar, felsefe yaptilar, filan son iki yüz yilda teknolojinin hizla gelisme sebebi telekomünikasyon , transportation , bilgi hizla yayildi beyinler daha bi ortak calisabildi.
sonra medeniyet gelisti, bilgisayarlar yaptik, nesiller bissürü bilgiyle doldu, serdar ortaclar, demet akalinlar filan cikti iste. bu son ksiimdaki olayi bende pek anlamadim neden böyle oldu ama.
0
ey meraklı insan,
tonla verinin işlendiği yer elinin altında duran bilgisayarındır, wireless dediğin bir iletişim teknolojisi, wireless'ı sağlayan cihazın adı da modemdir (modulator-demodulator). veriler modemin içerisine girene kadar 0-1 sinyallerinden ibaretken (aslında öncesi de var, temel veri karşı tarafın veriyi sana gönderdiği andan itibaren işlenmeye başlar, adreslenir, paketlenir falan), modem içerisine ulaştığından itibaren sayısal anlam kazanmaya başlar. dosya dediğin bu sayısal bilgilerin ya da kaynakların oluşmuş bir depodur vesselam.
Neyse soruna gelelim, medeniyet yeşerdi, bilgi depolanmaya başladı, insanlar tecrübe edindi, madde ve materyal deneyimi arttı haliyle problem çözme yeteneği zirve yaptı. Gördüğün teknolojiler asla birbirinden kopuk deneyimler değil.
Ateş icat edildi yemek kaynakları arttı, tekerlek icat edildi ve insanlık uzun mesafelerde seyahat etmeye başladı, matbaa icat edildi ve bilgi büyük hacimlerde depolanmaya başladı.
Makineler vardı, elektrik ile hızlandı, güçlendi, insanlık zaman kazandı, telefon icat edildi ve günümüz iletişim teknolojilerinin temeli atıldı, fax cihazı geldi, telefon verilerinden elde edilen sinyaller resme dönüştürüldü, sonra internet geldi ağların ağı, sonra web geldi, sonra dial-up modemler geldi, sonra DSL teknolojisi, internet hızlandı, yüksek boyutlu dosyalara daha rahat erişim sağlandı, dosya paylaşım sistemleri, siteleri türedi öyle oldu böyle oldu.
bu arada ortalamanın üzerinde olmak bir etken değil, bu seni ortalamanın üzerinde yapar mühim olan ne kadar üzerinde olduğun. benim nacizane önerim senin de durumunu göz önüne alarak, ortalamanın üzerinde olduğu gerçeğini ego konusu yapmaman. benim nacizane görüşüm tabi.
tonla verinin işlendiği yer elinin altında duran bilgisayarındır, wireless dediğin bir iletişim teknolojisi, wireless'ı sağlayan cihazın adı da modemdir (modulator-demodulator). veriler modemin içerisine girene kadar 0-1 sinyallerinden ibaretken (aslında öncesi de var, temel veri karşı tarafın veriyi sana gönderdiği andan itibaren işlenmeye başlar, adreslenir, paketlenir falan), modem içerisine ulaştığından itibaren sayısal anlam kazanmaya başlar. dosya dediğin bu sayısal bilgilerin ya da kaynakların oluşmuş bir depodur vesselam.
Neyse soruna gelelim, medeniyet yeşerdi, bilgi depolanmaya başladı, insanlar tecrübe edindi, madde ve materyal deneyimi arttı haliyle problem çözme yeteneği zirve yaptı. Gördüğün teknolojiler asla birbirinden kopuk deneyimler değil.
Ateş icat edildi yemek kaynakları arttı, tekerlek icat edildi ve insanlık uzun mesafelerde seyahat etmeye başladı, matbaa icat edildi ve bilgi büyük hacimlerde depolanmaya başladı.
Makineler vardı, elektrik ile hızlandı, güçlendi, insanlık zaman kazandı, telefon icat edildi ve günümüz iletişim teknolojilerinin temeli atıldı, fax cihazı geldi, telefon verilerinden elde edilen sinyaller resme dönüştürüldü, sonra internet geldi ağların ağı, sonra web geldi, sonra dial-up modemler geldi, sonra DSL teknolojisi, internet hızlandı, yüksek boyutlu dosyalara daha rahat erişim sağlandı, dosya paylaşım sistemleri, siteleri türedi öyle oldu böyle oldu.
bu arada ortalamanın üzerinde olmak bir etken değil, bu seni ortalamanın üzerinde yapar mühim olan ne kadar üzerinde olduğun. benim nacizane önerim senin de durumunu göz önüne alarak, ortalamanın üzerinde olduğu gerçeğini ego konusu yapmaman. benim nacizane görüşüm tabi.
0
eliffxsx
Sevgili sözlük hanımları merak ediyorum yazın günlük neler giyiyorsunuz dolaba bakıyorum hiçbir şey bulamıyorum sürekli aynı seylerı giyiyorum alısverişte de alacak bir şey bulamıyorum ya cok spor ya cok klasik siz neler giyiyorsunuz nerden ne alısveriş yapıyorsunuz?
Sevgili sözlük hanımları merak ediyorum yazın günlük neler giyiyorsunuz dolaba bakıyorum hiçbir şey bulamıyorum sürekli aynı seylerı giyiyorum alısverişte de alacak bir şey bulamıyorum ya cok spor ya cok klasik siz neler giyiyorsunuz nerden ne alısveriş yapıyorsunuz?
0
dolapta bir şey bulamaman sorun değilde satın alacak bir şey bulamıyorsan sorun sende.
0
once internetten dergilerden begendigim aklimdaki modelleri planliyorum, sonra hangi markalar satiyor bakiyorum. aslinda kahretsin her seyi zara dan aliyorum cunku designer giyinmenin baska yolu yok mali acidan. etek, pantolon etek kemer, bluz takiliyorum. hava serin olursa yagmirluk geciriveriyorum. rahat oluyo
0
sürü sepet tişört ve her şeyle giyilebilecek birkaç etek ya da pantolon gayet iş görüyor.
0
kot ve kumaş şortlar, , etek (tercihen uçuş uçuş olanlardan), basic atletlerle giy gitsin. belki ince, neon falan kemerler, ben takı sevmem ama işte arm party dedikleri hallerle pek şirin oluyor.
basit, rahat, şık, serin.
basit, rahat, şık, serin.
0
yeni sezonda bir sürü tek parça şey var kurtarıcı olan. elbise alabilirsin, bir şey bulamadığında giy ve çık. çiçek desenli olanlar çok ferah duruyor üstte. göğüs değilde sırt dekolteli olanlar daha şık.
0
şort, atlet (yüzücü denilenlerden filan)bu biraz spor oluyor evet
keten tek renk etek ve etekten bozma (bol demek istedim)pantolonlar
illa ciddi olmak lazımsa lacivert üstüne krem-beyaz filan giyerek yapıyorum ben onu
keten tek renk etek ve etekten bozma (bol demek istedim)pantolonlar
illa ciddi olmak lazımsa lacivert üstüne krem-beyaz filan giyerek yapıyorum ben onu
0
kışın kat kat giyeceğine yazın şortlar tişörtler bisürü şey vardır, şort giyip üstüne gömlek falan giy istersen, yani üzerinde olan herşey çok spor olmazsa biyerden kurtarır belki.
0
Giyinmeyi abartmamak lazım, özellikle yazın giyside minimal düzene geçmeli diye düşünüyorum.
Hiçbir mevsim pantolon giymediğim için yazın daha rahat oluyor, elbiseler püfür püfür. Bazen beğendiğim bir şalı belime bağlaıp, iğneyle tutturup etek yapıyorum. Üstüne de ince atletlerden. Ayaklara sandalet, terlik. Ooh.
Hiçbir mevsim pantolon giymediğim için yazın daha rahat oluyor, elbiseler püfür püfür. Bazen beğendiğim bir şalı belime bağlaıp, iğneyle tutturup etek yapıyorum. Üstüne de ince atletlerden. Ayaklara sandalet, terlik. Ooh.
0
thebug
sevgili animasyon severler. `coraline` hastasına verilmek üzere kitap / film arıyorum. görenlerin insaniyet namına buraya yazmaları rica olunur.
sevgili animasyon severler. coraline hastasına verilmek üzere kitap / film arıyorum. görenlerin insaniyet namına buraya yazmaları rica olunur.
0
animasyon değil de, yıldız tozu? neil gaiman severdir belki diye. hatta sandman!
0
yine neil gaiman ustanın mezarlık kitabı (graveyard book) tabi bambaşka bir hikaye ama onu seven bunu da sever : )
gerçi birde neil gaiman ın kötü kitabı yok, onu da unutmamak lazım : )
gerçi birde neil gaiman ın kötü kitabı yok, onu da unutmamak lazım : )
0
kansascity shuffle
şöyle iğnesi kuvvetli tuzsuz bir öneri olursa fena olmaz hani.
şöyle iğnesi kuvvetli tuzsuz bir öneri olursa fena olmaz hani.
0
black-white tattoo...ankarada en iyisi diyebilirim,gerek yaptırırken gerek yaptırdıktan sonra.toplamda çevremde buraya yaptıran ben dahil cogu insan var hepimizin toplasan 25 30 farklı dövmesi var hiçbirinde bir sıkıntı olmadı
0
kaçıncı oldu bu tavsiyem ama çağlar şişman-tattoozone, google amcaya bi sorarsan yaptığı işler falan var hep.
0
dövme konusunda aceleci davranmamakta yarar var.. kendinizi ankara ile sinirlamayin.. izmir istanbul gibi sehirlerde de cok iyi dövmeciler mevcut.. isleri inceleyin icinize sineni tercih edin.. misal izmire kadar gitmeye üsenmezseniz coşkun şakre yi bir inceleyin.. isinde gayet basarili biri..
0
yue
şöyle sıkmayacak, romantik-komedi-aşk içeren güzel anime tavsiyeniz var mı?toradorayı izlemiştim mesela sevmiştim.
şöyle sıkmayacak, romantik-komedi-aşk içeren güzel anime tavsiyeniz var mı?
toradorayı izlemiştim mesela sevmiştim.
toradorayı izlemiştim mesela sevmiştim.
0
School Rumble benim favorim.
B Gata H Kei biraz ecchidir,cinsellik içerir ama güzel.
Ouran School Host Club
Chobits
Nana komedi olmasa da güzeldir.
B Gata H Kei biraz ecchidir,cinsellik içerir ama güzel.
Ouran School Host Club
Chobits
Nana komedi olmasa da güzeldir.
0
comeon
ilk defa izlicem. anime kültürüm sıfır. tavsiye bekliyorum arkadaşlar.
ilk defa izlicem. anime kültürüm sıfır. tavsiye bekliyorum arkadaşlar.
0
yüzlerce bölümü olan ve devam eden bir animeyle başlamanın doğru olacağını düşünmüyorum.
hellsing ve death note öneriyorum ben. biri 13, diğeri de 30 küsür bölümdü diye hatırlıyorum.
hellsing ve death note öneriyorum ben. biri 13, diğeri de 30 küsür bölümdü diye hatırlıyorum.
0
ben sahsen uzun shounen'leri pek tutmuyorum. daha yetiskinlere yonelik animeleri severim. avatar ise bildigimiz anlamda anime degildir, gayet amerikan yapimidir. sadece cin dovus sanatlarindan ve animelerden esinlenmistir.
seri olarak cowboy bebop, fullmetal alchemist
film olarak ise howl's moving castle, spirited away onerebilirim.
seri olarak cowboy bebop, fullmetal alchemist
film olarak ise howl's moving castle, spirited away onerebilirim.
0
pek çok güzel öneri var ve çoğunu dikkate almanı öneririm, ancak Dragon Ball'u da unutma, mutlaka izle...
0
Elfen lied.hayret neden kimse yazmamış.ben başlangıç için daha uygun görüyorum.hem az bölümden oluşuyor (14)
0
@pinokyo; evet bölüm sayısı az, ve evet gerçekten çok çok iyi bi anime (özellikle müzikleri!), ama ilk için biraz ağır kaçabilir bence.
0
squeeze
arkadas nefes alamaz oldum . sürekli trip trip trip . 3 yıla yakın oldu , 6 aydır boyle . bir baska kıza 2-3 espri yapıp takıldım diye adım attırmıyor . o da en yakın arkadası hatta. aynı bölümdeyiz . bıktım artık soguttu kendinden resmen. içimden ona bişey yapmak bile gelmiyor bazennapayım , bi akı
arkadas nefes alamaz oldum . sürekli trip trip trip . 3 yıla yakın oldu , 6 aydır boyle .
bir baska kıza 2-3 espri yapıp takıldım diye adım attırmıyor . o da en yakın arkadası hatta. aynı bölümdeyiz . bıktım artık soguttu kendinden resmen. içimden ona bişey yapmak bile gelmiyor bazen
napayım , bi akıl verin
bir baska kıza 2-3 espri yapıp takıldım diye adım attırmıyor . o da en yakın arkadası hatta. aynı bölümdeyiz . bıktım artık soguttu kendinden resmen. içimden ona bişey yapmak bile gelmiyor bazen
napayım , bi akıl verin
0
o 2-3 espriyi, 6 ay boyunca yapıyorsanız ve arkadaşının özünü sizden iyi bildiği düşünülürse, demek ki rahatsız olduğu bi şeyler var ortada. aynen bu şekilde söylediniz mi acaba?
yani siz rahatsızlığınızı dile getirmezseniz, çözmek istemezseniz, olmaz ki hiçbi türlü..
yani siz rahatsızlığınızı dile getirmezseniz, çözmek istemezseniz, olmaz ki hiçbi türlü..
0
hacı nası başladıysa öyle gider, boşver gitsin. gerçi 3 sene uzun zaman ama bi ömür böyle geçmez.
0
kezbanlık bakidir.'yüz verme oralı olma', 'şunu yap aklı başına gelsin'le düzelmez.bu olayı geçsen başka bi olayda yine zuhur eder.uzun süredir böyle bişey yoktuysa da bu ara bi olduysa biraz anlayışı hakediyor ama değilse ayrıl.8 yılımı yedim.sen yeme.
0
acık acık konus. icinizde bir seyler parcalanacak belki. belki tamir olmayacak seyler olacak. sevmedigi yonlerini ona acıkca soyle. adım attırmaması 3 sene icerisinde hala sana boyle yapması kıskanclık bencillik guvensizlik karisimi birseydir. biliyorum zor olacak ama 3 sene dile kolay. yolunda gitmeye bir seyler varsa acilen ac agzini yum gozunu. yoksa omrunden omur gider.
0
zaraeta
bahçeliden ulaşımla olan her yer kabuldür. en az 3-4 saat oturucaz. "kalkın artık amk" bakışlarının olmadığı, çiftlere bön bön bakan salakların olmadığı ve rahat rahat konuşabileceğimiz bir yer arıyorum. fiyatları pek önemli değil.çok teşekkür ederim.
bahçeliden ulaşımla olan her yer kabuldür. en az 3-4 saat oturucaz. "kalkın artık amk" bakışlarının olmadığı, çiftlere bön bön bakan salakların olmadığı ve rahat rahat konuşabileceğimiz bir yer arıyorum. fiyatları pek önemli değil.
çok teşekkür ederim.
çok teşekkür ederim.
0
gökkuşağının ordaki duraklardan ümitköy otobüse binin. park caddesine gidin. zaten bir saat gidiş bir saat geliş sürer. bi saat de oturur gelirsiniz işte.
park cad.de narquilla iyidir kimse takılmaz , kesişmez. Hem sipariş verme derdin de olmaz. orda ne kadar az sipariş verirsen o kadar iyi müşterisin garsonlar için.
park cad.de narquilla iyidir kimse takılmaz , kesişmez. Hem sipariş verme derdin de olmaz. orda ne kadar az sipariş verirsen o kadar iyi müşterisin garsonlar için.
0
bahçeli bigos, ya da kızılayda leman kültürün solundan giriyorsunuz imege apt. galiba, 5.kat; roxanne.
0
nukleermalkav
Selam naber? Ben yay burcuyum. Hem sözlükten, hem de genel olarak internetten okuduğum kadarıyla yay burcuyla uzaktan yakından alakam yok. yeni tanıştığım biri de burç geyiğine bayılıyormuş, ben kendi burcuma hiç uymuyorum deyince olur mu öyle şey deyip yükselene falan bağladı muhabbeti. amk sinir o
Selam naber? Ben yay burcuyum. Hem sözlükten, hem de genel olarak internetten okuduğum kadarıyla yay burcuyla uzaktan yakından alakam yok. yeni tanıştığım biri de burç geyiğine bayılıyormuş, ben kendi burcuma hiç uymuyorum deyince olur mu öyle şey deyip yükselene falan bağladı muhabbeti. amk sinir olmaya başladım, bana günlük falımı falan okuyor, istemiyorum sigigit de diyemiyorum. (kendisi hoş bir cins-i latif maalesef) bu astroloji olayının kolpa yalan dolan olduğunu şöyle bir kerede kanıtlamanın yolu var mı? ya da gerçek olduğuna inananlar beni de inandırsın?
0
ben inanmazdım ama üst üste aynı gün doğan 3 ayrı erkeğe abayı yaktığım için inanmaya başladım.
sonra geçmiş ilişkilerimi inceledim;
kova, yay burçlarından olanlara fena bağlanıyorum, saçma sapan şeyler yapıyorum fln.
en yakın arkadaşlarım hep boğa ve yengeçlerden çıkmış.
oğlak burcu olanlar aile gibi hissettiriyor.
ama çevremde hiç balık, akrep, aslan vs yok. varsa yoksa hep aynı burç. şimdi de teraziler türedi, ne kadar arkadaşlık etmek istediğim kız varsa terazi çıkıyor. ikisinin doğum günü aynı yine.
kendime bakıyorum (boğayım) bütün yazılanlar tutuyor; yükselenime baktım geçen, koçmuş; o da öfke kontrolü sorunumu açıklıyor.
ki ben bu tür şeylere hiç inanmayan biriyimdir. ama burç özelliklerine inanmaya başladım.
fallara inanmam ama.
sonra geçmiş ilişkilerimi inceledim;
kova, yay burçlarından olanlara fena bağlanıyorum, saçma sapan şeyler yapıyorum fln.
en yakın arkadaşlarım hep boğa ve yengeçlerden çıkmış.
oğlak burcu olanlar aile gibi hissettiriyor.
ama çevremde hiç balık, akrep, aslan vs yok. varsa yoksa hep aynı burç. şimdi de teraziler türedi, ne kadar arkadaşlık etmek istediğim kız varsa terazi çıkıyor. ikisinin doğum günü aynı yine.
kendime bakıyorum (boğayım) bütün yazılanlar tutuyor; yükselenime baktım geçen, koçmuş; o da öfke kontrolü sorunumu açıklıyor.
ki ben bu tür şeylere hiç inanmayan biriyimdir. ama burç özelliklerine inanmaya başladım.
fallara inanmam ama.
0
yükselenim başakmış sanırım. ama başağa da çok benzemiyorum kızın anlattıklarından anladığım kadarıyla. bu sefer doğum saatiyle falan ilişkilendirdi. bi tür savunma-inkar mekanizması falan mı bu? :D
0
şey de bak kıza, senin burç nedir de. uyumları nasılmış benim burçla senin burcun anlaşabiliyor muymuşuz de :D
0
tabi o da güzel bi öneri de, kız "hayır hiç anlaşamaz yay ve ornitorenk burcu hıhhh" falan derse bozulurum ben ya :D kız çünkü hala yay burcu özellikleri taşıdığım konusunda ısrarlı, kesin taşıyorumdur yani.
0
inanmayın astrolojiye. dünyanın kendi dinamikleri var üç beş gezegen mi belirleyecekmiş ne olduğumuzu...
Ancak öğrenin astrolojiyi, zevkli ve eğlenceli bir konuşma konusudur. sanıldığı gibi basit değildir, karmaşık matematik bilgisi ve psikolojik yorum yapabilme yeteneği gerektirir. Sizin yay burcu olmanız doğum anınızda güneşin yay burcunda olduğu anlamına geliyor. o sırada hayatınızın farklı alanlarını etkileyen 10 gezegen de farklı burçlarda yer alıyor. onlar da önemli. romantik ilişkilerde burcunuzun fazla önemi yok, venüs-mars arasındaki açılar da önemli.
Ancak öğrenin astrolojiyi, zevkli ve eğlenceli bir konuşma konusudur. sanıldığı gibi basit değildir, karmaşık matematik bilgisi ve psikolojik yorum yapabilme yeteneği gerektirir. Sizin yay burcu olmanız doğum anınızda güneşin yay burcunda olduğu anlamına geliyor. o sırada hayatınızın farklı alanlarını etkileyen 10 gezegen de farklı burçlarda yer alıyor. onlar da önemli. romantik ilişkilerde burcunuzun fazla önemi yok, venüs-mars arasındaki açılar da önemli.
0
şunları okuyun
www.bilinmeyen.com
www.bilinmeyen.com
hala uymuyorum diyorsanız da ısrar edin uymadığınız konusunda :)
www.bilinmeyen.com
www.bilinmeyen.com
hala uymuyorum diyorsanız da ısrar edin uymadığınız konusunda :)
0
alicia_dominica
Şu an Ankara'da 13 derece diyor da, bana hiç öyle gelmiyor. Yorgana falan sarıldım oturuyorum. Genelde de insanlar tişörtle falan gezerken ben mont falan giyme ihtiyacı hissediyorum, bugün de öyleydi, herkes tuhaf tuhaf baktı. Ateşim yok, karnım da tok. Ben niye böyle üşüyor olabilirim? Sebebi nedir
Şu an Ankara'da 13 derece diyor da, bana hiç öyle gelmiyor. Yorgana falan sarıldım oturuyorum. Genelde de insanlar tişörtle falan gezerken ben mont falan giyme ihtiyacı hissediyorum, bugün de öyleydi, herkes tuhaf tuhaf baktı. Ateşim yok, karnım da tok. Ben niye böyle üşüyor olabilirim? Sebebi nedir bunun?
0
Baktırmadım hiçbirine özellikle ama demir eksikliği var diye kan bağışı yapmama izin vermemişlerdi. Ben en iyisi bi gidip baktırayım.
0
O da olabilir. Düzensizlik sorunum olduğu için, ne kadar zamanı olduğuna dair pek bi fikrim yok.
0
Ateşim yok, iştahım yerinde, üşüme dışında her şey normal. Bir tek hafif çarpıntı var, o da arada oluyor.
0
qari
selam hanımlar ve onların yancıları,soru 1; burundaki siyah noktaları kalıcı olarak olmasa da uzun süreli olarak yok edicek olan ürün var mı? ve bu açılacak olan gözenekleri işlem sonrasında kapatmanın bir yolu var mı?soru 2; bu ürünler aynı zamanda cildi temizleyen ürünler olma ihtimali nedir? yani
selam hanımlar ve onların yancıları,
soru 1; burundaki siyah noktaları kalıcı olarak olmasa da uzun süreli olarak yok edicek olan ürün var mı? ve bu açılacak olan gözenekleri işlem sonrasında kapatmanın bir yolu var mı?
soru 2; bu ürünler aynı zamanda cildi temizleyen ürünler olma ihtimali nedir? yani cildin nefes alması vs gibi olaylar için soruyorum. ve zararları nelerdir. var mıdır?
soru 3; soru 1'e bağlı olarak bant mı önerirsiniz losyon mu yoksa herhangi birşey mi? hangisi işlem sonrasında pişman ettirmez.
soru 4; insan sevdiğini hiç üzer mi?
not: er kişisiyim. o yüzden anneye anlatır gibi anlatsanız. para mühim değil. beni tatmin etsin yeterlidir.
thenk yuu
soru 1; burundaki siyah noktaları kalıcı olarak olmasa da uzun süreli olarak yok edicek olan ürün var mı? ve bu açılacak olan gözenekleri işlem sonrasında kapatmanın bir yolu var mı?
soru 2; bu ürünler aynı zamanda cildi temizleyen ürünler olma ihtimali nedir? yani cildin nefes alması vs gibi olaylar için soruyorum. ve zararları nelerdir. var mıdır?
soru 3; soru 1'e bağlı olarak bant mı önerirsiniz losyon mu yoksa herhangi birşey mi? hangisi işlem sonrasında pişman ettirmez.
soru 4; insan sevdiğini hiç üzer mi?
not: er kişisiyim. o yüzden anneye anlatır gibi anlatsanız. para mühim değil. beni tatmin etsin yeterlidir.
thenk yuu
0
1. siyah nokta bantlarıyla başla. siyah noktalardan kalıcı olarak kurtulmak istiyorsan cildini temiz tutacaksın ve haftada bir ya da 10 günde bir peeling yapacaksın. peelingden sonra da bir tonik sürebilirsin. gözeneklerin kapanması için maskeler falan da var.
2. soruyu pek anlayamadığım için he diyip geçiştiricem
3. bant dedim zaten. banttan losyondan pişman olmazsın merak etme
4. üzer. ama üzmemeli. üzmesin yani. evet bu kadar.
2. soruyu pek anlayamadığım için he diyip geçiştiricem
3. bant dedim zaten. banttan losyondan pişman olmazsın merak etme
4. üzer. ama üzmemeli. üzmesin yani. evet bu kadar.
0
temizleme jeli, tonik, nemlendirici üçlüsünü düzenli kullanman gerekiyor.
clinique marka kullanabilirsin.
clinique marka kullanabilirsin.
0
www.eczanemizde.com
Buradaki 3 ürünü de alınız, kullanma talimatlarını okuyarak uygulayınız %95 etkili sonuç.
Buradaki 3 ürünü de alınız, kullanma talimatlarını okuyarak uygulayınız %95 etkili sonuç.
0
kayranin kedisi +1
clinique for ever:)
cilt tipine uygun olan çeşidini gittiğin kozmetik dükkanının clinique uzmanı sana gösterecektir.
clinique for ever:)
cilt tipine uygun olan çeşidini gittiğin kozmetik dükkanının clinique uzmanı sana gösterecektir.
0
siyah nokta bantları gözenekleri daha çok açıyor diye biliyorum ben.
peeling ürünleri var. yüzü derinlemesine temizler ve siyah noktaların temizlenmesini sağlarlar. haftalık düzenli kullanmak gerek.
peeling ürünleri var. yüzü derinlemesine temizler ve siyah noktaların temizlenmesini sağlarlar. haftalık düzenli kullanmak gerek.
0
Kardeş kozmetik ürünleri siyah nokta işinde başarısız. Diş macunu ve tuz ikilisini karıştır. Siyah noktalı bölgeye sür. Sonra da bir hayır duası edersin artık bana.
0
o diş macunu+tuzla cildinizi çizersiniz, yapmayın.
clinique +1
peelingli bir temizleme jeli ile cildinizi temizleyin, gözeneklerin sıkılaşması için tonikleyin ve muhakkak nemlendirin.
uyumadan önce düzenli kullanırsanız kısa sürede sonuç alabilirsiniz.
ve insan sevdiğini üzer, üzmese iyi de, işte.
clinique +1
peelingli bir temizleme jeli ile cildinizi temizleyin, gözeneklerin sıkılaşması için tonikleyin ve muhakkak nemlendirin.
uyumadan önce düzenli kullanırsanız kısa sürede sonuç alabilirsiniz.
ve insan sevdiğini üzer, üzmese iyi de, işte.
0
sirmuzzy
elimde okunmuş 2.el ama sıfırdan farksız kitaplar var. gittigidiyor'dan satıyim dedim vergi olayları felan olmuş kıllandım vazgeçtim.bu kitapları takas yapabileceğimiz yerler var mı istanbulda yada online ortamda?
elimde okunmuş 2.el ama sıfırdan farksız kitaplar var. gittigidiyor'dan satıyim dedim vergi olayları felan olmuş kıllandım vazgeçtim.
bu kitapları takas yapabileceğimiz yerler var mı istanbulda yada online ortamda?
bu kitapları takas yapabileceğimiz yerler var mı istanbulda yada online ortamda?
0
Buraya fiyatlarıyla listelesen olur mu ki? Duyuru modlarının bu konuyla alakalı tavrı ne olur bilmem ama maksat yabancıya gitmesin;)
0
Deseler yeridir ama cifte standart olmaz mi? Evekitap'in açtığı duyurularda bunun bir benzeri gibi. :) Bir bilene danışmak gerek
0
terelelli
Bu buff konusunda açtığım 5. başlık falan herhalde. (Moderasyon celallenme gülüm, en son açtığımın üzerinden 2-3 ay geçmiştir) Bu sırada gezip görmediğim yer kalmadı, gelen cevaplarda önerilen her yere gidip baktım ama bir buff bulup da alamadım hala. Bana böyle ne bileyim dün ya da en kötü geçen ha
Bu buff konusunda açtığım 5. başlık falan herhalde. (Moderasyon celallenme gülüm, en son açtığımın üzerinden 2-3 ay geçmiştir) Bu sırada gezip görmediğim yer kalmadı, gelen cevaplarda önerilen her yere gidip baktım ama bir buff bulup da alamadım hala. Bana böyle ne bileyim dün ya da en kötü geçen hafta falan hala buff sattığına şahit olduğunuz bir yer söyleyin çok rica ediyorum.
Not: Yok abi, inat ettim internetten almayacağım. İzzet-i nefs meselesi haline getirdim olayı.
Not 2: Şehir Ankara evet.
Not 3: Priest gelir buff atar üzme kendini panpa demeye niyetli arkadaşları gözlerinden öpüyorum. Laf oyunlu şirin insanlarsınız küfür de edemem ki size.
Not 4: YKM diyene girişirim bak. En son 1 sene önce falan satıyordu onlar.
Not: Yok abi, inat ettim internetten almayacağım. İzzet-i nefs meselesi haline getirdim olayı.
Not 2: Şehir Ankara evet.
Not 3: Priest gelir buff atar üzme kendini panpa demeye niyetli arkadaşları gözlerinden öpüyorum. Laf oyunlu şirin insanlarsınız küfür de edemem ki size.
Not 4: YKM diyene girişirim bak. En son 1 sene önce falan satıyordu onlar.
0
ankara yı bilmiyorum ama illa bi columbia magazası vardır bi yerlerde oraya git. %100 calısıyo.
www.columbia.com.tr
buralara git buff bulamazsan tekrar gel bana.
www.columbia.com.tr
buralara git buff bulamazsan tekrar gel bana.
0
mortac
2002-2003 senesinde türkiyede yayınlanan Sandman - Düş Müziği çizgi romanının ilk baskının / 1. baskısının fiyatı ne kadardır ? Mint / Near Mint kondüsyon , kolleksiyoner bir bünye..eski kız arkadaşlarımdan biri kargoda kaybetti tazmin ettiricem , kolleksiyonerim , her kolleksiyoner gibi benim içind
2002-2003 senesinde türkiyede yayınlanan Sandman - Düş Müziği çizgi romanının ilk baskının / 1. baskısının fiyatı ne kadardır ? Mint / Near Mint kondüsyon , kolleksiyoner bir bünye..
eski kız arkadaşlarımdan biri kargoda kaybetti tazmin ettiricem , kolleksiyonerim , her kolleksiyoner gibi benim içinde kaçıncı baskı oldugu yada kondüsyonu önemli. sahaf arkadaşlar cevaplarsa sevinirim
eski kız arkadaşlarımdan biri kargoda kaybetti tazmin ettiricem , kolleksiyonerim , her kolleksiyoner gibi benim içinde kaçıncı baskı oldugu yada kondüsyonu önemli. sahaf arkadaşlar cevaplarsa sevinirim
0
vakumlu
kadıköyü tavaf ettim bugün, olmadı beşiktaşa baktım yok, kanyon'u aradım sordum yok, cevahir'de yok, nautilus'ta yok anasını satayım. 2. parti gelmiş diyolla ama yok hiç bir yerde. Nerden bulacağım ben bunu ? internetten almak istemiyorum. Var mı bilen duyan?
kadıköyü tavaf ettim bugün, olmadı beşiktaşa baktım yok, kanyon'u aradım sordum yok, cevahir'de yok, nautilus'ta yok anasını satayım. 2. parti gelmiş diyolla ama yok hiç bir yerde.
Nerden bulacağım ben bunu ? internetten almak istemiyorum.
Var mı bilen duyan?
Nerden bulacağım ben bunu ? internetten almak istemiyorum.
Var mı bilen duyan?
0
Ben de aynı şekilde umudu kesmişken Caddebostan D&R 2 adet bulabilmiştim. Her yeri aramak lazım. Palladium'daki platin game'i de bir ara istersen.
www.aral.tcat.co
www.aral.tcat.co
0
acıbademde kozzy alış veriş merkezinin içinde bi oyun satan yer var, alt katta; oraya da bi bak istersen.
0
bukafelos
merhabalar..japonya hakkında bir ödev hazırlamam gerekiyor. siyasi ilişkileri olabilir, ekonomik ilişkileri olabilir. pek fazla da ilgim ve de bilgim yok.. yardımcı olabilirseniz çok sevinirim
merhabalar..japonya hakkında bir ödev hazırlamam gerekiyor. siyasi ilişkileri olabilir, ekonomik ilişkileri olabilir. pek fazla da ilgim ve de bilgim yok.. yardımcı olabilirseniz çok sevinirim
0
wikipedia'da aslinda baya bilgi var. bunun disinda japonya-abd iliskileri de incelenmeye deger. ikinci dunya savasinda birbirine dusman olan bu iki ulkenin bu kadar yakinlasip sadece yarim yuzyilda dost olmasi dikkat cekici bir hikaye.
0
fenotiyazin
ankarada nereye bakayım dostlar aradım aradım ama beğendiğim bişi bulamadım. bi hafta kaldı. kızılay ve bazı avmleri gezdim. napsam ki.
ankarada nereye bakayım dostlar aradım aradım ama beğendiğim bişi bulamadım. bi hafta kaldı. kızılay ve bazı avmleri gezdim. napsam ki.
0
izmir caddesi'ne baktın mı? taç,ekol vs? baktıysan, hoşdere'de tasarım kıyafetler satan küçük butikler var.. zevkli şeyler bulabilirsin..
0
bütçeni bilmiyorum ama şaşırtıcı şekilde optimum vakko'da güzel elbiseler var fazla abartı olmayan.
kentpark harvey nichols'a da bakabilirsin eğer bütçen 1000tl üzeriyse.
izmir caddesindeki taç'ın da fiyatları iyiymiş ve model çokmuş diye duydum ama gitmedim oraya.
kentpark harvey nichols'a da bakabilirsin eğer bütçen 1000tl üzeriyse.
izmir caddesindeki taç'ın da fiyatları iyiymiş ve model çokmuş diye duydum ama gitmedim oraya.
0
proculianus
Selam.Gençler, öncelikle dini inancım orta seviyede. Yani inancım tam da ibadet pek yok. Ama sanki inancım zayıflıyor gibi. Yani mesela şu final dönemlerinde. Ya arkadaş köpek gibi çalışıyorum, her şeyi biliyorum tamam diyorum, anne duası var, hatta bonus olarak benden de dua var. Ama sınava bir gir
Selam.
Gençler, öncelikle dini inancım orta seviyede. Yani inancım tam da ibadet pek yok. Ama sanki inancım zayıflıyor gibi. Yani mesela şu final dönemlerinde. Ya arkadaş köpek gibi çalışıyorum, her şeyi biliyorum tamam diyorum, anne duası var, hatta bonus olarak benden de dua var. Ama sınava bir giriyorum, bildiğim şeyi unutuyorum, ya da bir şekilde yapamıyorum soruları. Ee dua desen gani gani, ee ben elimden geleni de yapıyorum. Niye böyle oldu şimdi?
Bu bir örnek tabi. Yani böyle şeyler olunca, istediklerimin hiçbiri olmayınca,dualar kabul olmayınca falan haşa ama Allah'a olan inancımı hafiften kaybediyor gibi hissediyorum. Yani varlığı konusunda şüphem yok da. Hani çok adaletliydi, hani yardım ederdi falan diye bi isyana doğru sürükleniyorum sanki. Korkuyorum da hâliyle. İstemiyorum böyle olmasını.Bir de bu durum ara ara olan bir şey değil, uzun bir süredir hafiften, içten içe olan bir şey.
Size de oluyor mu böyle şeyler? Ne düşünüyorsunuz? Bir yardım ediverin.
Not: amacım bir tartışma yaratmak değil, o yüzden o yönde cevaplar verilirse sevinirim.
Gençler, öncelikle dini inancım orta seviyede. Yani inancım tam da ibadet pek yok. Ama sanki inancım zayıflıyor gibi. Yani mesela şu final dönemlerinde. Ya arkadaş köpek gibi çalışıyorum, her şeyi biliyorum tamam diyorum, anne duası var, hatta bonus olarak benden de dua var. Ama sınava bir giriyorum, bildiğim şeyi unutuyorum, ya da bir şekilde yapamıyorum soruları. Ee dua desen gani gani, ee ben elimden geleni de yapıyorum. Niye böyle oldu şimdi?
Bu bir örnek tabi. Yani böyle şeyler olunca, istediklerimin hiçbiri olmayınca,dualar kabul olmayınca falan haşa ama Allah'a olan inancımı hafiften kaybediyor gibi hissediyorum. Yani varlığı konusunda şüphem yok da. Hani çok adaletliydi, hani yardım ederdi falan diye bi isyana doğru sürükleniyorum sanki. Korkuyorum da hâliyle. İstemiyorum böyle olmasını.Bir de bu durum ara ara olan bir şey değil, uzun bir süredir hafiften, içten içe olan bir şey.
Size de oluyor mu böyle şeyler? Ne düşünüyorsunuz? Bir yardım ediverin.
Not: amacım bir tartışma yaratmak değil, o yüzden o yönde cevaplar verilirse sevinirim.
0
öyle yattığın yerden dua edince sanki kabul olmaz gibi. ne biliyim 2 rekat namaz kılsan dua etsen falan belki bi faydası dokunur:)
0
Dua etmek plasebo etkisinden farklı birşey değil Takılma bunlara. Yaşamana bak..
0
Dua ile olsaydı tüm müslüman ülkeler dünyada lider olurdu, fiili destek şart. Az çalışıyorsun ya da çok zeki değilsin demekki.
0
senin için neyin hayırlı olduğunu bilemezsin, belki dersten kalacaksın seneye sınava giderken, hayatını değiştircek bir olay olacak, biriyle tanıişcaksın, o zaman iyiki kalmışım bidaha alıyorum diceksin vs vs vs. onun için inancın varsa sadece hayırlısını dile tevekkül et, inancın yoksa da zaten bak dua ettim bi bok olmuyo der geçersin.
0
din, inanmakla alakali bir sey. sen dua edince ve calismayinca olmuyorsa kendine bak, duaya degil.
ha, inaniyorsan da ve icinden geliyorsa da dua et. dua edince istedigin sey olacak diye bir sey yok. zaten yukardakinin oyle bir iddiasi da yok. her istediginizi verecem diye. cizgiler belli. akil verdim diyor, ilk emri namaz kil hacca git degil, oku.
o yuzden oku, calis. yapamiyorsan sebebi sensin, baskasi degil.
ha, inaniyorsan da ve icinden geliyorsa da dua et. dua edince istedigin sey olacak diye bir sey yok. zaten yukardakinin oyle bir iddiasi da yok. her istediginizi verecem diye. cizgiler belli. akil verdim diyor, ilk emri namaz kil hacca git degil, oku.
o yuzden oku, calis. yapamiyorsan sebebi sensin, baskasi degil.
0
Yahu adaletli diye, yardım ediyor (?) diye, duaları kabul ediyor diye, her istediğimizi yerine getirmek gibi bir mecburiyeti yok ki. Dediğin gibi olsa, başına kaza bela gelen, işinden kovulan, borçlarını ödeyemeyen vs. herkes dinden çıksın.
İyi günde Allah'ım, Rabbim; kötü günde "hani öyleydi hani böyleydi" diyince olmuyor o :) Kaldı ki bazen sıkıntılar da yaşamak gerekiyor hayatta.
Bana böyle bir şey olmuyor. Bir ara çok kötü bir dönem geçirdim, başımdaki belayı hiç kimseye (ama hiç) anlatma imkanım yoktu. Öyle bir durumda daha da yakın hissettim mesela kendimi. "Bu nedir yeaa niye başıma bunlar geliyor?!!" diye isyan etmek gelmedi aklıma.
Bir de şöyle bir şey; en yakın arkadaşlarımdan biri, uzun zamandır çalıştığı iş yerinden ayrılıp başka (şartları daha iyi) bir iş buldu. 2 ay kadar sonra işten çıkarıldı. Patrona yalvar yakar ı-ıh. Usta olduğu için maaşı da yüksekti, saklamadılar kovdular. Arkadaş da günlük olağan haşarılıkların yanında, kendince namazında niyazında idi.
Kovulunca, "hani Allah vardı? e bu kadar dua ettik? Ne oldu dualar? Demek ki yokmuş oğlum.. Demek ki hepsi kandırmacaymış. Marx, Darwin falan haklıymış.(Marx, Darwin = Ateizm bu örnekte) İnsanlara anlatalım, yokmuş din, iman, Allah kitap falan" demiş kendi kendine.. Kovulduğunda ramazandı (oruçlu da tabi). Kendi anlatıyor, çıkmış gitmiş bakkala, susuzluktan yanıyor, almış bir ice tea, dikmiş, bir tane daha, onu da dikmiş. Sigara migara. "OTurdum bir köşede içtim" diyor. O Ramazan boyunca, aile ile sahura kalkmış, sabah evdan çıkınca sigarasını yakmış vs.vs.
Sonradan, bir yere daha girdi. Oradan da ayrıldı. Daha sonra, şimdi hala çalıştığı yere girdi. Kovulduğunda üzüldüğü yerden daha iyi bir yermiş. Haliyle yeniden imana geldi, benim "Müslümanlığımı" hafife almaya başladı.. :)
[Edit: "İbretlik Öyküler" gibi oldu bu da. Sır Kapısı falan. Ama gerçek :) Biraz da şeyi andırdı, "bu mektubu yollayan fakir şöyle şöyle zengin oldu; yollamayan zengin, 1 haftada her şeyini kaybetti" :)]
Bana olmadı çok şükür. İnşallah da olmaz. Günaha sevaba titizlenmiyorum ama, imanı kaybetmek büyük sıkıntı. Ama işte olana oluyor. Ne düşünülüyor bilmiyorum. Nasıl geliyor insan bu noktaya. Belki de sıkıntının da hayatın olmazsa olmazı olduğunu kabul etmek gerekiyordur. Sonradan başına bir sıkıntı geldiğinde "bu da nerden çıktı şimdi, neden Allah korumadı beni bundan" dememek için. Ayrıca şu var; Allah kimseye bu dünyada sıkıntısız bir hayat sözü vermemiş ki.. Peygamber Efendimiz de çok sıkıntılar çekmiş bir insan. Ki ismi bile "Resulullah" diye geçiyor. Sıkıntısız bir hayat mümkün olsaydı bu dünyada, bence bu ilk olarak Allah'ın elçisine verilirdi. Sadece Efendimiz de değil, tüm peygamberler büyük zorluklar yaşadı.
Düşünsene birinin çıkıp da "Allah benim, elçisinin, zorluk yaşamasına neden müsaade eder ki? Bırakıyorum ben elçiliği falan!" dediğini. Saçma olurdu di mi? Öyle bir peygamber olsa, tüm dinlerde alay konusu olurdu :)
Öyle yani. Başına gelen sıkıntıların suçunu kimseye (hele ki Allah'a) atma. Hayat sıkıntısız geçemez. Hele ki finaller falan diyorsun, onları basit, mikroskobik bir örnek olarak, anlatımı basitleştirmek adına söylediğini ümit ediyorum. Aksi halde, daha finallerde böyle olacaksan, ooooo-hooooo... =))
İyi günde Allah'ım, Rabbim; kötü günde "hani öyleydi hani böyleydi" diyince olmuyor o :) Kaldı ki bazen sıkıntılar da yaşamak gerekiyor hayatta.
Bana böyle bir şey olmuyor. Bir ara çok kötü bir dönem geçirdim, başımdaki belayı hiç kimseye (ama hiç) anlatma imkanım yoktu. Öyle bir durumda daha da yakın hissettim mesela kendimi. "Bu nedir yeaa niye başıma bunlar geliyor?!!" diye isyan etmek gelmedi aklıma.
Bir de şöyle bir şey; en yakın arkadaşlarımdan biri, uzun zamandır çalıştığı iş yerinden ayrılıp başka (şartları daha iyi) bir iş buldu. 2 ay kadar sonra işten çıkarıldı. Patrona yalvar yakar ı-ıh. Usta olduğu için maaşı da yüksekti, saklamadılar kovdular. Arkadaş da günlük olağan haşarılıkların yanında, kendince namazında niyazında idi.
Kovulunca, "hani Allah vardı? e bu kadar dua ettik? Ne oldu dualar? Demek ki yokmuş oğlum.. Demek ki hepsi kandırmacaymış. Marx, Darwin falan haklıymış.(Marx, Darwin = Ateizm bu örnekte) İnsanlara anlatalım, yokmuş din, iman, Allah kitap falan" demiş kendi kendine.. Kovulduğunda ramazandı (oruçlu da tabi). Kendi anlatıyor, çıkmış gitmiş bakkala, susuzluktan yanıyor, almış bir ice tea, dikmiş, bir tane daha, onu da dikmiş. Sigara migara. "OTurdum bir köşede içtim" diyor. O Ramazan boyunca, aile ile sahura kalkmış, sabah evdan çıkınca sigarasını yakmış vs.vs.
Sonradan, bir yere daha girdi. Oradan da ayrıldı. Daha sonra, şimdi hala çalıştığı yere girdi. Kovulduğunda üzüldüğü yerden daha iyi bir yermiş. Haliyle yeniden imana geldi, benim "Müslümanlığımı" hafife almaya başladı.. :)
[Edit: "İbretlik Öyküler" gibi oldu bu da. Sır Kapısı falan. Ama gerçek :) Biraz da şeyi andırdı, "bu mektubu yollayan fakir şöyle şöyle zengin oldu; yollamayan zengin, 1 haftada her şeyini kaybetti" :)]
Bana olmadı çok şükür. İnşallah da olmaz. Günaha sevaba titizlenmiyorum ama, imanı kaybetmek büyük sıkıntı. Ama işte olana oluyor. Ne düşünülüyor bilmiyorum. Nasıl geliyor insan bu noktaya. Belki de sıkıntının da hayatın olmazsa olmazı olduğunu kabul etmek gerekiyordur. Sonradan başına bir sıkıntı geldiğinde "bu da nerden çıktı şimdi, neden Allah korumadı beni bundan" dememek için. Ayrıca şu var; Allah kimseye bu dünyada sıkıntısız bir hayat sözü vermemiş ki.. Peygamber Efendimiz de çok sıkıntılar çekmiş bir insan. Ki ismi bile "Resulullah" diye geçiyor. Sıkıntısız bir hayat mümkün olsaydı bu dünyada, bence bu ilk olarak Allah'ın elçisine verilirdi. Sadece Efendimiz de değil, tüm peygamberler büyük zorluklar yaşadı.
Düşünsene birinin çıkıp da "Allah benim, elçisinin, zorluk yaşamasına neden müsaade eder ki? Bırakıyorum ben elçiliği falan!" dediğini. Saçma olurdu di mi? Öyle bir peygamber olsa, tüm dinlerde alay konusu olurdu :)
Öyle yani. Başına gelen sıkıntıların suçunu kimseye (hele ki Allah'a) atma. Hayat sıkıntısız geçemez. Hele ki finaller falan diyorsun, onları basit, mikroskobik bir örnek olarak, anlatımı basitleştirmek adına söylediğini ümit ediyorum. Aksi halde, daha finallerde böyle olacaksan, ooooo-hooooo... =))
0
ya mesela öss zamanında, 7-8 sene evvel, ben hep istanbulda bi üniversiteye gideyim demiştim, işte o zamanlar çokça dualar ettim, ama nasıl içten ettim. işte ankara yazmıştım bir tane nedense, zaten 4 tercihim vardı; beklemediğim, tuttu ankara geldi. işte issyean falan. sonra birisiyle tanıştım ki her şeye değdi. böyle baya yüzeysel anlatıyorum ama cidden iyi ki olmamış dedim; ha şimdi gideceğim istanbula artık; iş için, yüksek lisans için o ayrı. yani aslında duam kabul olmuş, tabi ne zaman verileceğini bilemezsin de inan o zaman gelince anlıyorsun tüm o süreci, öncesini, sonrasını.
kısaca, tevekkül gerek. bir de her şeyin zamanı vardır,
yani en büyük derdin bu olsun be :)fena mı sevap points kazanıyorsun hiç değilse :)
kısaca, tevekkül gerek. bir de her şeyin zamanı vardır,
yani en büyük derdin bu olsun be :)fena mı sevap points kazanıyorsun hiç değilse :)
0
fattey
Öğrenciyim çok param yok ama aynı zamanda hijyene de önem veren bir insanım ve dövme yaptırmak istiyorum tavsiye ettiğiniz biyerler var mıdır?ps: kızılay yakınları tercihimdir bir de yol parası çıkmasın.
Öğrenciyim çok param yok ama aynı zamanda hijyene de önem veren bir insanım ve dövme yaptırmak istiyorum tavsiye ettiğiniz biyerler var mıdır?
ps: kızılay yakınları tercihimdir bir de yol parası çıkmasın.
ps: kızılay yakınları tercihimdir bir de yol parası çıkmasın.
0
gholeman
şu filtre kahve konulan demlenince basarak filtre eden aletlerden almıştım birine ev hediyesi. tchibodan almıştım ama afili bir şeydi. çelik, ısıyı koruyan falan. 60 lira bayılmıştım ona tabi.yaptığı kahveye bayıldım. kendime de alıcam bundan. ama o kadar gelişmiş bişi olmasına da gerek yok. 1-2 kiş
şu filtre kahve konulan demlenince basarak filtre eden aletlerden almıştım birine ev hediyesi. tchibodan almıştım ama afili bir şeydi. çelik, ısıyı koruyan falan. 60 lira bayılmıştım ona tabi.
yaptığı kahveye bayıldım. kendime de alıcam bundan. ama o kadar gelişmiş bişi olmasına da gerek yok. 1-2 kişilik cam bişiler düşündüm.
beşiktaş çevresinde en uygun nerde bulurum bu aleti? starbucks ta görmüştüm ne kadar onlar? pahalıdır sanki ama. bilen varsa?
yaptığı kahveye bayıldım. kendime de alıcam bundan. ama o kadar gelişmiş bişi olmasına da gerek yok. 1-2 kişilik cam bişiler düşündüm.
beşiktaş çevresinde en uygun nerde bulurum bu aleti? starbucks ta görmüştüm ne kadar onlar? pahalıdır sanki ama. bilen varsa?
0
starbucks'takiler bodum marka, piyasadaki en dayanıklı ve kaliteli french press'lerden. tek kişilik olanlar (350 ml) 24 lira, bunun bir büyük boyu için 2 çeşit vardı ben alırken, bir tanesi 35 liraydı, diğeri 45 lira filandı. bu büyük boy 750 ml miydi 1 lt miydi hatırlamıyorum ama:\
not: jacobs'a filan para verme bence hiç boşuna, bundan önce jacobs'unki vardı bende. kendi kendisine çatladı. sıcak kahve içeceğimizi pek düşünmüyorlar 3 liralık mal satarken. mudo'dakiler bodum'dan kat kat dandik ve aynı fiyatta hatta boyutu büyüdükçe daha pahalı oluyor.
not: jacobs'a filan para verme bence hiç boşuna, bundan önce jacobs'unki vardı bende. kendi kendisine çatladı. sıcak kahve içeceğimizi pek düşünmüyorlar 3 liralık mal satarken. mudo'dakiler bodum'dan kat kat dandik ve aynı fiyatta hatta boyutu büyüdükçe daha pahalı oluyor.
0
french presslerde en önemli detay filtresi. kaliteli olanlardan almazsanız filtre ve filtre mekanizması (filteryi tutan somun vs) bozuluyor. bu durumda da french press çöpe gidiyor.
starbucks'ta bodom /bodum vb bir marka satılıyordu. araştırmıştım en iyi markalardan biriymiş. diğerlerine göre çok pahalı değil.
starbucks'ta bodom /bodum vb bir marka satılıyordu. araştırmıştım en iyi markalardan biriymiş. diğerlerine göre çok pahalı değil.
0
